ANNE - ÇOCUK

Televizyon bağımlısı mı?

Çok yoğun biçimde şiddet içeren programları sürekli izleyen çocukların ilerleyen yaşlarda daha ciddi problemlerle karşılaştıkları gözleniyor. Peki ne yapmalı?
 
   
 
 
     
Çocukluğun ilk yılları ruhsal, bedensel ve sosyal kimliğimizin gelişip biçimlendiği en önemli yıllardır ve erken çocukluk yıllarında sağlıklı psikososyal gelişim çocuğun gördükleri, duydukları ve sosyal çevresi ile yakından ilişkili. O halde özellikle televizyon gibi etkili bir iletişim aracını kullanırken, bir de çocuklar söz konusu olduğunda son derece seçici olmamız gerektiği yadsınamaz bir gerçek. Tüm gün sizi özlemiş olan çocuğunuza iş yaparken de vakit ayırabilirsiniz. Sofrayı birlikte hazırlarken ona vereceğiniz küçük sorumluluklar onu mutlu edecektir.Hem sorumluluk yüklenecek hem de sizinle keyifli vakit geçirecektir. Böylelikle çocuğunuzu sizin kontrolünüz dışında izleyeceği farklı programlardan da uzak tutmuş olacaksınız.

Çünkü program aralarında çeşitli fragmanlarda yer alan kısacık şiddet, bol kanlı kavgalı görüntüler onları gereksiz gerginliğe ve anlam veremedikleri korkulara sürükleyebilir. Özellikle somut-soyut kavramlarının oturmadığı okul öncesi dönem, bu tarz korkuların gelişmesi için son derece elverişlidir.

Çocuklar bu dönemde dizi, film ve reklamlardaki şiddet sahnelerini adeta büyülenmiş gibi izlerler. Çünkü onlar için bu görüntüler çok eğlendirici ve heyecan vericidir. Eylemin içindeki hile, kurnazlık ve kötülükleri ayırt edemez. Henüz ölüm kavramı da gelişmemiştir. Ancak izlenen her görüntü kopyalanır ve taklit edilebilir.

Böylece onaylamadığınız konuşma ve davranışların her birini çocuğunuzda da gözleyebilirsiniz. Çok yoğun biçimde şiddet içeren programları sürekli izleyen çocuklarda ilerleyen yaşlarda daha ciddi problemlerle karşılaştıkları gözlenmektedir. Özellikle ergenlik döneminde çözümü zor problemler yaşanabilmektedir.

Ayrıca çok yüksek ses, anlam veremedikleri şiddet ve kavga sahnelerini izleyen çocukların daha sonra son derece huzursuz oldukları, kaygı bozuklukları yaşadıkları gözlenmektedir.

Peki ne yapmalı?

Bizce çocuklarımızın izleyeceği programlar konusunda hassas olmalıyız. Buna çizgi filmlerde dahil. Ayrıca süre olarak da kısıtlama yapmalıyız. Çünkü çocuklarımızın aileleri ile vakit geçirmeye, kitap okumak gibi güzel alışkanlıkları kazanmaya ihtiyaçları vardır.

Akşamları sürekli televizyon izleyerek geçirmek yerine birlikte zaman geçirmelisiniz. Kendinize ve çocuğunuza ½ saat bile olsa kitap okuma zamanı ayırmalısınız. Bu süreyi siz ona hikaye okuyarak geçirebileceğiniz gibi aynı zamanda siz kendi kitabınızı okurken o da kendi kitapları ile ilgilenebilir. Doğru alışkanlıkları kazanabilmenin temelleri bu yaşlarda atılır.

Akşamları çocuğunuzla başbaşa geçireceğiniz bir yarım saat onun size doymasını sağlayacaktır. Ayrıca odasında bir faaliyet köşesi hazırlayarak hem yaratıcılığını arttırabilir hem de televizyon karşısında amaçsız geçireceği süreyi azaltabilirsiniz.

Sizin önceden izleyip seçeceğiniz programlar ve aile yapınıza göre ayarlayacağınız sınırlı televizyon izleme süresi, akşamlarınızı daha keyifli geçirmenize imkan tanıyacaktır. Unutmayın ki çocuklarımıza vereceğimiz her şey bu yaşlarda alışkanlığa dönüşür. Bunun doğru ya da yanlış olması size bağlı.

Bu kaynaklar, iki ile beş yaş arasındaki çocukların haftada ortalama 25 saat televizyon izlediğini ortaya koymaktadır; bazı çocuklar ise günde beş saatten fazla televizyon izlerler.

Liseden mezun olan Amerikalı bir çocuk o güne kadar televizyon önünde toplam 15.000 saat geçirmiştir. (İki yıl gece ve gündüz toplamına eşit bir zaman) derslerde geçirdiği zamandan 4000 saat daha fazla!

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>