Zaman zaman iş yada başka bir aciliyet gereği anne bebekten, bebek babadan ya da baba anneden (bak bu iyi gelebiliyor zaman zaman:) ayrı kalmıştık, ama ilk defa üçümüzde farklı lokasyonlarda bir gece geçirdik.
Biradambirbebek’in adamı Bozcaada’da bebeği Altınoluk’ta adamla bebeğin oluşmasındaki bir numaralı katkıyı sağlayan annede Şehr-i Istanbul’da idi dün gece.
Ne Bozcaada’nın enfes bağları ve güzel üzüm suları, ne domates ve gelincik reçeli, ne akvaryum plajı ne de sakızlı kurabiyeleri kızımın aşkının önüne geçemedi ve ben yani baba dayanamıyıp Altınoluk’a geri döndüm. Annemiz de cumartesi bize katılacak ve minik çekirdek aile Bodrum yollarına dökülecek. 1500 km yapmışım daha Bodrum’a gitmeden.
Gidiş dönüş ve oralarda az dolaşmayıda katınca şu kısacık sürede 3000 km civarı yol yapacağım bu da beni yarı pambık kamyonu şöförü yapmaya yeter.Twitterda rampaların ustasıyım diye dememişim boşa.
Bak twitter demişken geçenlerde gelen bir tweet ile öğrendim ki dünyada yeşil gözlü olanlar sadece normal nüfusun %2′si imiş. Doğru yanlış bilmem ama benim gibi bir aslan burcu adamının böbürlenmesi için yeterli bir oran.
Ey biradambirbebek’in annesi, elindekilerin değerini bil koru ona sevgiside kusur etme:)
Neyse gelelim yazının ana konusuna. Benim gibi yaşı yolun yarısına gelipte poposunun dibindeki Bozcaada’ya ilk kez gidecekler için faydalı. Daha önce gitmişler için e höh yani dedirtecek ada özet kısmına.
YAPILACAKLAR:
Mutlaka araba ile git ama mutlaka dönüşte bineceğin feribottan 1 saat önce limanda ol sıraya gir.
Bağları gez
Vasilaki iç
Damla sakızlı kurabiye ye
Kuntra iç
Meydan kahvede otur
Karalahna iç
Akvaryum koyunda yüz ama dikkat et kıçına başına kestane batırma
Kuntra tatlı iç
Tekrar Kuntra tatlı iç
Ayazma plajına 7 den sonra git şezlong parası verme
Hala ayıksan yatmadan yine …iç 2 şişede bu yazıyı okuyup faydalandiğin için bana getir.
YAPILMAYACAKLAR:
Ata Demirer’i arama bulamazsın
Gelincikli reçel var sabun yok diyorlar yalan var sadece 1 yer satıyor
Aldiğın şarapları bagajda bırakma odaya çıkar sıcaktan yanmasınlar.
Limanda balık yemek pahalı, çok kasma dönünce İstanbul’da yersin.
KONAKLAMA:
Lokasyon olarak 3 temek kısma ayırabiliriz aslında. Kale arkası pansiyonlar, şehir plaj arası butik oteller ve bağ evleri. Çocuksuz bir tatil ise kale arkası pansiyonlar tercih edilebilir ama mutlaka 2-3 hafta öncesinden rezervasyon yaptırın.
Eğer çocuk var ise işin içinde bence butik oteller ideal.
Kısa bir keşiften sonra plaj yolundan ilerlerken sol tarafta şık binası ve bahçesi ile Ege Han Otel’i gördüm, bir Ege’li olarak kan mı çekti artık bilmem.
Bahçede Otel sahibi Hakan bey karşıladı, boş oda olduğunu duyunca hemen eşyalarımı koyup yerleşmek istediğimi söyledim. Arayışım bir ara Nazlı ile gelirsek hazırlıklı olmak ve otel aramamak aslında. Ben her ne kadar tek olsamda otelde 2 ufaklık vardı. Temiz, rahat ve konforlu odaları bebek yatağı imkanı, çimli, salıncaklı keyifli bahçesi minikler için, onlar yattıktan sonrada bahçede şarap yudumlamak isteyen büyükler için ideal.
Şehir merkezine 5 dakikalık mesafeside git gelleri zor kılmıyor. Otelin en can sıkıcı kısmı güler yüzlü ve hoş sohbet otel sahibi Hakan beyin kıskandırıcı durumu. Benim gibi eski bir bankacı olan Hakan bey İstanbul’daki malı mülkü satıp bu keyifli mekanı oluşturmuş.
Tatilin ilk ayağını böylece bitirmiş olduk. Çekirdek ailem cumartesi toplanıyor ve tekrar yollara dökülüyor.
Sevgilerimle,
Cesur Doruk
CESUR DORUK
YAZARA E-POSTA GÖNDER
DİĞER ADRESLER 
