3 yılı aşkın süredir tanışıyoruz onunla. Bana sorarsanız, “yardım istediğimde ikiletmeyen, ayda 2 kez ‘sektör dedikodusu’ yaptığım, eğlenceli, komik arkadaşım” derim. Tabi bu yazıda size arkadaşım Ali Alkan’dan değil, 17 yaşında Live Production’ı kuran,Yalın’dan Kenan Doğulu’ya birçok isimle çalışan, şuanda da markalara ‘sosyal medya danışmanlığı’ yapan ‘genç iş adamı Ali Alkan’ dan bahsetmem gerekiyor:) Gerekiyor tabi ama…
Aslına bakarsanız, tanıdığınız biriyle röportaj yapmak zor iş, bildiğin şeyleri, klasikleşmiş soruları tekrar tekrar sormak yoruyor insanı. Bu yüzden röportaj değil de farklı bir şeyler yapalım dedik. Değişik olsun, okuyanlar hem organizatör Ali Alkan’ı, hem de özel yaşamında ki Ali Alkan’ı tanısınlar istedim:) Spor, siyaset, aşk, Live Pro. kısaca her şeyden, herkesten konuştuk:) Açıkçası röportaj değil bu; sohbet. Lafı uzatmadan azcık da işin içine kafiyemizi katarak; “Her telden Ali Alkan:)” diyelim:)
“ORGANİZASYON KONUSUNDA İLERLEMENİZİ SAĞLAYAN EN ÖNEMLİ İSİM YALIN”
-Standart sorularla başlayalım, Live Production’ın hikayesini anlatır mısın bize?
AA- Lisede birlikte okul organizasyonları yaptığımız bir ekibimiz vardı. 2008 yılının yazında liseden sonra da bu işi devam ettirelim diye düşünerek “Live”ı kurduk. Zaten on iki-on üç yıllık arkadaştık. Kuruluş amacımız içinse gerçekten sevdiğimiz bir işti ve yaşımıza göre iyiydik “neden mesleğimiz olmasın ki” diye düşündük diyebilirim.
-Bir süre Kenan DOĞULU ile birlikte çalıştığını biliyorum, Kenan Doğulu ile çalışmak nasıldı?
AA-Evet, asistanlığını yaptım. Gayet güzeldi, süper bir insan zaten.
-Organizasyon konusunda ilerlemenizi sağlayan en önemli isim Yalın sanırım. Başka hangi isimler yardımcı oldu bu konuda size?
AA-Yalın ile çalışırken bize yol gösteren çok isim oldu; eski, deneyimli organizatörler, pr uzmanları, reklamcılar… Basından da büyük destek aldık tabi. Kimsenin alamayacağı kadar büyük destek aldık hatta:) Sanatçı olarak dersek Yalın tabi ki…
-Bu yaşta bu kadar önemli isimlerle çalışmanı neye bağlıyorsun?
AA- Yaştan dezavantajımız vardı tabi ama bazılarına da sempatik geliyorduk. Zaten biliyorsun, Live’ı kurduğumda henüz 18 bile değildim. Ama hepimiz düzgün insanlarız, sonuçta bu sektörde düzgün olmayan birçok isim var bu da insanların güvenmesini sağladı bize. Çevre konusuna gelirsek, ben bu işe başlarken hiçbir çevrem yoktu. O yüzden güven ve dürüstlük diyebilirim
-Yaklaşık 2 senedir seni konser organizasyonların da görmüyorum, en son Yalın’ın Bostancı Gös. Merk. konserini düzenledin bir buçuk sene önce. Bu süre zarfında sosyal medya ile uğraştığını biliyorum. Biraz bize sosyal medyadan bahseder misin?
AA- Şu aşamada organizasyon yapmak mantıklı gelmediği için yapmıyoruz diyebilirim. Sosyal medya konusuna gelince; sosyal medya çok yeni bir şey ama bizim bu işte sağlam olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü çok küçük yaştan beri internet kullanmak gibi bir şansımız vardı. Bu sebeple internet dilini iyi biliyorum diyebilirim. Twitter mesela, apayrı bir dünya… Kendine ait bir dili var, günlük konuşma dili gibi. Bunları çözebilince insanlara ulaşabiliyorsun aslında. Sosyal medya önemli, gelişiyor, gelişecek de…
“ŞUANDA HALKLA İLİŞKİLER MEZUNU BİRİNDEN DAHA ÇOK ŞEY BİLİYORUM”
-Sen neden işletme okuyorsun Ali? Neden bu meslekle alakalı bir bölüm seçmedin?
AA- Bana en uygun işletme geldi çünkü basın yayın tarzı bir bölüm okusam; yapmak istediğim o değil… Halkla ilişkiler okusam, e şuan da halkla ilişkiler mezunu birinden daha çok şey biliyorum. Belki teorik olarak değil ama sahada çok daha iyiyim…
-Çalıştığın sanatçıların hayranlarından sana ulaşanlar var mı?
AA- Var tabi, sonuçta ben celebrity değilim tabi bazen çok hoşuma gidiyor bazen tuhaf geliyor :)
-Yeni çıkan “alkol kullanımını düzenleme yasası” hakkında ne düşünüyorsun? Bu senin organizasyon işlerini de etkilemeyecek mi? 24 yaşından küçüksün sonuçta…
AA- Evet, alkol markasının sponsorluğu halinde 24 yaş sınırı var aksi halde problem yok; tüm dünyada olduğu gibi 18 yaşını doldurduktan sonra istediğin konsere gidebiliyorsun:) Ha tabi, alkol markası sponsorluğun da bir etkinlik yaparsam ne olur bilmiyorum… Zaten ben bu yasayı çok garipsiyorum. Oy kullanabiliyorsun, liderini seçebiliyorsun ama tıksırmadan içki içmeyi bilmiyor olarak adlandırılıyorsun. Evet içki içip karısını döven, olay yaratanlar tabi ki var ancak bunu engellemenin yöntemi bu değil. Adam karısını dövüyor, kadın polise gidiyor, polis “kocandır döver” diyor eve yolluyor. Anadolu’da bu iş böyle. Ancak böyle olmamalı…
“CANDAŞ TOLGA’NIN YANLIŞ ANLAŞILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
-Törelerden bahsetmişken… Biliyorsun Candaş Tolga IŞIK bir yazı yazdı Doğu ile ilgili ve büyük yankı uyandırdı. Sen ne düşünüyorsun?
AA- Candaş Bey ile şahsi tanışmam; ben yanlış anlaşıldığını düşünüyorum yazının. Türkiye’de galeyana gelme konusunda çok hızlı olduğumuz için çarpıtıldı. Açıkçası üzüldüm Işık’ın yanlış anlaşılmasına. Doğru şekilde okuduğunuz zaman hak veriyorsunuz çünkü. Boş yere yıpratıldı bence… Kaldı ki Tv8’de yaptığı programda Candaş Tolga her zaman doğu halkını ve dillerini belli noktalara kadar kullanmalarını destekliyordu.
-Twitter’da oldukça fazla takipçin var ve sen siyasi görüşlerini orada binlerce insana açıklıyorsun. Takipçilerin arasında milletvekilleri de var üstelik. Herhangi bir korkun yok mu? Sonuçta öyle bir dönemdeyiz ki insanlar iyice kendilerini ve düşüncelerini saklama noktasına geldi…
AA-Belli bir siyasi partinin destekçiliğini yapmıyorum tabi, sadece olay bazında görüşlerimi açıklıyorum. Sonuçta burası demokratik bir ülke, özgür bir ülke herkes düşüncelerini söyleyebilmeli diye düşünüyorum. Tabi bazı söyleyenler suçlarını bile bilmeden cezaevindeler. Twitter’da milletvekilleri ile de zaman zaman güzel tartışmalar yaşıyoruz. Korkmuyorum sonuçta korkmak için bir sebep gerekir. Hukuk dışı hiçbir şeyi savunmuyorum, söylemiyorum…
-Bu ülkeye, bu halka haksızlık yapıldığını düşünmüyor musun bazen sende?
AA-Bazı şeyler doğru yapılıyor ama yanlış anlatılıyor o da var… Başbakan’ın bazı demeçlerinin hırs üzerine kurulu olduğunu görüyorum. Bide beni siyasi kavgalar çok rahatsız ediyor. Siyasetin daha kuralına uygun ve saygı çerçevesinde yapılması gerekir bence. Hiçbir siyasetçi diğerine “sen” diye hitap etmemeli eğer ediyorsa da ben de edebilirim. Ya da sokaktaki bir adam o’na “sen” diye hitap ettiğinde kızmamalı. Ben Başbakan’a “sen” diye hitap edemem mesela sonuçta bu ülkenin temcisi ne olursa olsun doğru değil. Ayrıca gençlerin alkolden etkileneceğini düşünürken bu saygısız hitap şekillerinden etkileneceğini düşünememeleri garip. Ayrıca Aslantepe mevzusunda da büyük hata yapıldı bence. Bir de belirteyim oradaki ıslıkla eylem yapan grup hiç de denildiği gibi elli altmış kişilik bir grup değildi. Ben de oradaydım ve gayet net söyleyebilirim ki o ıslıkları çalanlar içerisinde sanat camiasından yüzlerce insan vardı.
-Neyse geçelim bu konuları diyorum. Kimleri dinliyorsun sen?
AA- Valla moduma göre oluyor genelde :) Kıvırcık Ali’de dinliyorum, İbrahim Tatlıses’ de dinliyorum, Sezen Aksu’da dinliyorum, Kenan Doğulu, Yalın, Sıla… Bir tek çok ağır rock müzik dinleyemiyorum. Tabi kastım Hayko Cepkin tarzı değil, daha ağır olanları, metal gibi…
-Sence Türkiye’de sahnesi en iyi olan bay/bayan?
AA- Birçok isim var tabi ama erkeklerden Tarkan’ı hepsinin üstünde tutabilirim. Bayanlar da ise Ajda Pekkan çok başarılı. Tabi daha birçok kişi var:)
-Ali şuan istediğin biriyle –hayatta/hayatta olmayan, bay/ bayan- kahve içme şansın olsa kimi düşünürdün? Sebebini de istiyorum ama! :)
AA-Ayhan Şahenk derdim. Çünkü Doğuş Grubu gibi devasa bir şirketi kurmak… Dehşet bir başarı bana kalırsa.
“ELBET HERKESİN AKLINDAN, KALBİNDEN BİRİ GEÇİYORDUR”
-Özel hayata gelelimmmm!! Seninle 3 yılı aşkın süredir arkadaşız. Ama son 3 yılda bir tek kız arkadaşını biliyorum. Şuan ne durumdasın Ali Alkan? :)))))
AA- Bir hareketlilik yok valla:)
-Kimse yok!?
AA-Serbestim :))))
-Eee potansiyeli olan da mı yok?
AA- Yok şu aşamada ya:) Elbet herkesin aklından, kalbinden biri geçiyordur… :))
-Aklından kalbinden biri geçiyor yani!
AA- Benim demedim, herkesin dedim :))
-Herkesin içine sen de dahilsin Ali :))) Tamam uzatmıyorum!
AA- Yani biliyorsun ben öyle çok ilişki insanı değilim, devamlı hayatımda biri olmalı takıntım yok :)
- Ali Alkan duygusal bir adam : ))
AA- Öyle mi görünüyorum? :)) Evet, çok duygusalım…
-Kıskanç mısın peki? İkili ilişkiler için söylüyorum :)
AA- Dehşet. Ama mümkün değil farkına varması, kendi kendimi yerim belli etmem. Söyle dese de söylemem. Ama çok kıskancım.
-İnsanlarda en çok nefret ettiğin özellikler neler?
AA-Öyle çok takmam insanların davranışlarını, hareketlerini ama belli başlı söylemek gerekirse; benimle emir kipi ile konuşulmasına katlanamam. Bir de gereksiz ukalalığa…
-Ama sen de ukalasın!
AA- : ))) Ukalalık tabi ki olacak ama terbiyesizliğe dönüşmeden.
- Hiç kimsenin cinsel tercihlerini yargılamak, eleştirmek gibi bir hakkımız yok. Hepimizin bu konuda ciddi saygısı olması gerekir. Ama sana Formspring’de sorulan “gay misin?” sorularına ben bile katlanamıyorum, sen nasıl dayanıyorsun?
AA- Ya ben bunu sabırlı karşılıyorum herkes kendi kafasından geçeni düşünüyor sonuçta. Bazen onlara sert tepki veriyorum. Ama benim söylememle onun kafasında kurduğu şey değişecek mi? Hayır…O zaman uğraşmaya gerek yok, ayrıca herkesin cinsel tercihi de kendine. Herkes kendi önüne baksın lütfen ! : )))
-Dünya’nın en güzel şehri hangisi?
AA-Klasik olacak ama İstanbul! Dünya’da birçok şehir gördüm, Türkiye’de de Doğu Anadolu hariç her yeri gördüm ama İstanbul çok ayrı bir yer.
“BİR YOLU ÜÇ BEŞ LİRAYA GİTMEK VARKEN KIRK LİRAYA GİTMEK DE MANTIKSIZ”
-Toplu taşıma aracı kullanıyor musun?
AA- Bolca! Özellikle metro ve metrobüs. Keşke ağlar daha da genişletilse. Bu trafik pek çekilmiyor :) Ayrıca dürüst olmak gerekirse, bir yolu üç beş liraya gitmek varken kırk liraya gitmek de mantıksız. Sonuçta ben Beykoz’da oturuyorum ve her gün taksiyle o trafikte zaman öldürmem saçma.
-Şimdi sen hayatımda biri yok diyorsun ya, e anlat o zaman hayatına girebilecek kızın özelliklerini :)))
AA- Ben çok kriter insanı değilim, şöyle olsun böyle olsun, esmer olsun, kumral olsun demem. Ama tabi biraz ukala olsun, sempatik olsun :))) Aslında biraz da etkileşim meselesi bu. Ben “boş kaldım hadi şuna yazayım” tarzı biri değilim. Olursa olur :)) Ama bir kızın bana gelip “senden çok hoşlanıyorum” tarzı cümle kurmasından hoşlanmam. Saygım sonsuz tabi. Eski kafalılık diyebilirsin. Önce normal bir diyalog olur sonrasında ne olur bilemiyorum:)
-Peki şuanda ki aklından kalbinden geçen kimse…
AA- Ben aklımdan kalbimden biri geçiyor demedim, herkesin geçiyordur dedim :))))
-Tamam işte, sen de herkessin ya neyse, bu insanda bu bahsettiğin özelliklerden var mı? :)))
AA- :)))) Bahsettiğim özelliklere önem veriyorsam vardır illa ki:) Eğer aklımdan ve kalbimden biri geçiyorsa tabi :)
-Çocuklar Duymasın’da ki “toplumsal mesaj” olayı seni de sıkmıyor mu?
AA- Evet ya, çok rahatsız ediyor o beni. Ama o dizi ayrı bir şey ya ne bileyim, düşünsene Furkan’ı kaç yaşındaydı dizi bittiğinde şimdi kaç yaşında falan… Duygulanılacak şeyler:)
-Sıkı bir Galatasaraylısın, Galatasaray senin için nerede? :)
AA- Şöyle söyleyeyim, üç yaşına kadar Beşiktaşlıydım ben. Tabi, neyin ne olduğunu bilmiyordum anneannem almıştı formasını giyiyordum. İnsanın aklı başına 3 yaşından sonra geliyor tabi, üç yaşından beri Galatasaraylıyım. Galatasaray benim için çok önemli. Yenildiğin de moralim çöküyor falan. Tabi şuan ki durumunu düşününce baya üzülüyorum. Şuan Galatasaray’da takım ruhu yok. Yönetim miladını doldurdu bence.
-Din ile aran nasıl?
AA- Din genel anlamda insanın kendi vicdanını rahatlattığı bir şey. Benim de ihtiyacım oluyor tabi. Bunu ister din olarak adlandır, ister kendine dönüş.
-Alkolle aran nasıl peki?
AA- :))))) İyi, severim :)
-Tıksırana kadar içer misin?
AA- :)) İçki içtikten sonra ben de öyle ciddi duygusal değişim falan olmuyor. İçmeden önceki Ali ile sonraki aynıdır: )) Neyzen Tevfik’i örnek alıyorum bu konuda :) Bak Twitter’da da Neyzen Tevfik nicki ile biri var, bayılıyorum ona da:)
“BABAM VE OĞLUM” U İZLERKEN GÖZLERİM DOLDU”
-Bu güne kadar izlediğin en iyi film hangisiydi?
AA- Babam ve Oğlum
-Ağladın mı?
AA-Gözlerim doldu :)
-Türk dizilerinden takip ettiğin var mı?
AA- Var var, “Fatmagül’ün Suçu Ne?” yi bile takip ediyorum :) Bazen geriden tekrarlardan, bazen yeni bölümlerden falan :)
-Ali ne zaman evleneceksin sen ya!
AA- :))) Otuz iyidir:)
-İyi baba olur mu senden ?
AA- Olur ya:) Çocukları çok seviyorum ben :))))
-Türkçe’ye çok önem veriyorsun bildiğim kadarıyla…
AA- Kesinlikle. Hatta ben TDK’nın, Blackberry ve İphone kullanıcıları için Türkçe sözlük hazırlaması gerektiğini düşünüyorum. Liselerde zaten adam gibi Türkçe eğitimi verilmiyor. Adam daha Türkçe konuşamıyor, tutup sana Orhun Yazıtları falan okutacak neredeyse. Milletvekillerine de ilettim düşüncelerimi. TDK’ ya ilettiklerini belirttiler.
-Peki Ali çok teşekkür ederim eğlenceli bir sohbet oldu:)
AA- Dur o zaman ben sana bir soru sorayım; Oradan baktığın zaman ben nasıl bir insan olarak görünüyorum? :)
GK- :)))) Peki, dürüstçe söyleyeyim o zaman :) Ukalasın, eğlencelisin insanlara çok güvensizsin ama:):) Ama kötü kalpli değilsin kesinlikle. :)
Çok şeker, güle oynaya bir sohbet yaptık biz… Umarım siz de eğlenmişsinizdir okurken:)
GÖKÇE KURTOĞLU
YAZARA E-POSTA GÖNDER
DİĞER ADRESLER 
