Tasarım; insanın hayal gücünün sınırsız olduğunu hayatın her alanında kanıtladı. Moda deyince aklına önce giyim sektörü gelenler artık adres değiştirmeye başladı! Çünkü bir kıyafete dikkat çekmek için bazen küçücük bir detay oldukça etkili oluyor…


Onun işi de küçük detaylara büyük hayaller nakşetmek… Kristin Evihan; kendi atölyesinde camla gümüşü buluşturmakla kalmadı; onlardan birbirine hiç benzemeyen karakterlerde melekler yarattı… Bakmayın bu meleklerin hepsinin bebek suratlı olduğuna; içlerinde kovboy çizmeli özgür kızlardan; Fransız ladylerine, utangaç ev hanımlarından; kokoşlara ve aşka aşık olanlara kadar yok yok…


Moretti cam çubukları eriterek meleklerin yüzüne çeşitli ifadeler işleyen Kristin Evihan; bebek suratlı meleklere hayat vermek için; hepimiz doğduğumuzda birer melek değil miydik sorusundan ilhamla oturuyor masasının başına…


Meleklerin zincir kısmında tamamen doğal taşlar ( amatist, onyx, inci, akik) kullanan Evihan; vücutları için de 925 ayar gümüşü ya da lazer mine tekniği uygulamayı tercih ediyor… Hazır cam ve gümüşü buluşturmuşken kol düğmeleri; yüzükler, küpeler ve balıklı kolyeler gibi birbirinden özgün arkadaşlar da tasarlıyor meleklerine… Kendini sevmesini bilen; sevdiklerine özen gösterenler için unique kıyafetler de var bu küçük atölyede…


Kısaca Çukurcuma’ya inerken Altıpatlar Sokağı’ndan geçenler; iki yanında çiçeklerin asılı olduğu kapıdan içeriye girdiğinde elleriyle melekleri yeryüzüne indiren kadının kocaman hayal gücüyle karşılaşacaklar…