SAĞLIKLI YAŞAM

Yaşa Bağlı "Sarı Nokta" Hastalığının Tedavisinde "Fotodinamik Tedavi"

Dünyada kalp, kanser, nöroloji, çocuk hastalıkları gibi bilim dallarında oluşan uzmanlık dalları, artık göz hastalıklarında da oluşuyor.

 
   
 
 
     
Hastalar, tedavi olmadıkları takdirde yüzde 95 görme kaybı yaşıyor...

Dünyada kalp, kanser, nöroloji, çocuk hastalıkları gibi bilim dallarında oluşan uzmanlık dalları, artık göz hastalıklarında da oluşuyor. AcıbademGöz Merkezi'ne başvuran hastalara katarakt, miyopi, hipermetropi, retina, makula, ve glokom gibi birçok göz hastalığı için, konusunda uzman hekimler tarafından hizmet sunuluyor.

AcıbademGöz Merkezi'nden Göz Hastalıkları Uzmanı Doç.Dr.Yusuf Durlu, dünyada göz sağlığı konusunda yeni ihtisas dallarının oluştuğunu belirtiyor. Artık göz hastaları 12 ayrı alt branşta çalışan hekimlerce tedavi ediliyor. Göz’ün her tabakasının farklı ve çok ayrıntılı işlevi olduğunu belirten Doç. Dr. Durlu, "Bu nedenle farklı dokuların ve tabakaların hastalıklarında uzmanlaşmanın önemli olduğunu" vurguluyor. Bu şekilde çalışmakla hastalara sunulan hizmet kalitesi ve dolayısıyla hastanın yaşam kalitesi artmış oluyor.

Görme ve yaşam kalitesi artıyor...

Yaşa-bağlı "sarı nokta" hastalığının tedavisinde kullanılan "fotodinamik tedavi" sayesinde bu hastalığın ilerlemesi önlenirken, hastaların mutlak kör olmasının önüne geçilmeye çalışılıyor. A.B.D’nde 2000 yılında onaylanan bu tedavi yöntemini 3 yıldır uygulayan Doç. Dr. Yusuf Durlu daha önce uzun yıllar Japonya ve A.B.D’nde makula ve retina hastalıkları alanında çalışmış. Yaşa-bağlı "sarı nokta" hastalığı, katarakttan farklı olarak, hastaların göz sağlığı üzerinde olumsuz ve kalıcı etkiler bırakmasıyla tanınıyor. İlerleyici bir özelliğe sahip olan yaşa bağlı "sarı nokta" hastalığı 50 yaşın üzerindeki kişilerde görülüyor. Hastalığın ortaya çıktığı yer ise retinanın merkezindeki "makula"(sarı nokta) olarak tanımlanan bölge. Bu bölge, okuma-yazma, araba kullanma, televizyon seyretme gibi keskin görme işlevini sağlamasıyla beraber kontrast hassasiyeti ve renkli görmeden de sorumlu çok önemli bir bölge. Dolayısıyla sarı nokta hastalığında ilk olarak görme kalitesi bozuluyor.

Göze anjiyo ve tomografi çekiliyor...

Göz hastalıklarında, özellikle de "sarı nokta" hastalığının tanısında kullanılan "göz anjiyosu ve tomografisi" sonucunda hastalığın tipine karar verilip yapılacak tedavi belirleniyor.

Yaş ve kalıtımla beraber çevresel etkenler hastalığı tetikliyor...

Hastalığın ortaya çıkmasında kişinin yaşı ve kalıtımın önemli bir etkisi bulunduğunu vurgulayan Doç. Dr. Yusuf Durlu "Eğer hasta sigara içiyorsa mutlaka bırakmasını istiyoruz. Hiperansiyonu varsa kontrol altına alınmasını öneriyoruz" diyor. Bu nedenle çevresel etkenlerin de yaşa-bağlı "sarı nokta" hastalığının gelişiminde önemli olduğunu ifade eden Doç.Dr.Durlu, şunları söylüyor: "Islak" tipin tedavisinde argon laser ve fotodinamik laser kullanıyoruz. Argon laser ısı etkisiyle sarı nokta dokusunu tahrip ettiği için , her ne kadar seçilmiş vakalarda hala kullanılsa da, büyük oranda yerini fotodinamik lasere bıraktı. Fotodinamik tedavide esas amacımız hastalığı durdurabilmek ve daha kötüye gitmesini önlemekten ibaret. Özel bileşimde bir ilacın damaryolundan verilmesi ve sarı noktaya lazerin uygulanmasını kapsayan bir tedavi. Ve en önemlisi uyguladığımız tedavinin yan etkisi çok az". "Kuru" tipin koruyucu tedavisinde ise doktor kontrolünde yüksek doz A, C, E vitaminleri ve çinko veriliyor. Ayrıca, Akdeniz diyeti (balık, bol yeşillik ve zeytinyağı) beslenme tarzı öneriliyor.

Bu tedaviden sonra hasta 2 gün evinde istirahat ediyor. Özel koruyucu gözlük takıyor ve ciltte bazı rahatsızlıkların oluşmaması için, cildinin güneş ışığından koruyor. Tedavi 3 ayda bir tekrarlanıyor. Ve hasta 2 yıl süreyle izleniyor.

Hastalığın toplumda çok iyi bilinmediğine fakat ülkemizde de sık görüldüğüne işaret eden Doç.Dr.Yusuf Durlu, rutin göz muayenesi sırasında "sarı nokta" hastalığının tanısının konulabildiğini söylüyor.

Hastalık, yapılan bazı araştırmalara göre kadınlarda biraz daha sık görülüyor. Hastalığın gelişmesinde yaş ve kalıtıım esas rolü oynuyor. Hastalar tedavi olmadıkları takdirde yüzde 95 görme kaybı yaşıyor. Kişi okuyamıyor, araba kullanamıyor, televizyon seyredemiyor, tek başına dışarı çıkamıyor. Herşeyi silüet halinde görüyor.

Yaşa-bağlı sarı nokta hastalığı 50 yaşın üzerindeki kişilerde görülüyor. Kuru tip ıslak tipe göre daha sık, fakat ıslak tip daha hızlı ilerleyip daha çok görme kaybına yol açıyor.

Yapılan bazı araştırmalar kadınlarda, erkeklere oranla biraz daha fazla görüldüğünü ortaya koyuyor. Menapozda östrojen kullanımı hastalığın ıslak tipe geçiş hızını azaltıyor.

Hastalığın gelişmesinde kalıtım ve yaş esas role sahip, fakat çevresel etkenler de (sigara ve hipertansiyon gibi) hastalığın ortaya çıkışında önemli derecede etkili.

Amerika'da yapılan bir çalışmaya göre, yaşa-bağlı "sarı nokta" hastalığı, 60 yaşın üzerinde körlüğe en fazla neden olan hastalıkların başında yer alıyor.

Daha fazla bilgi için :
Alo Acıbadem (212/216) 544 44 44
AcıbademGöz (212) 284 90 90
Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>