AŞK - CİNSELLİK

Aşkınız karşılıklı mı?

Seviyorsunuz ve aşıksınız, peki aşkınız karşılıklı mı? İşte öğrenmenin en iyi yolu...
 
   
 
 
     
AŞIK KADIN

Gözlerinizin içine derin bir ilgiyle bakar ve bu arada göz bebekleri büyür. Yanınızda veya çevrenizdeyken yüzü kızarır. Ses tonunu, sizin ses tonunuza uydurmak için yükseltir ve alçaltır. Size doğrudan değil ama başını eğerek yandan bir bakış fırlatır, böylece utangaç ve çekingen olduğu mesajını iletir. Konuşurken eli sık sık çenesine gider, yanaklarına dokunur.

Avuç içlerini size doğru açık tutar. Güldüğünüz şeylere o da sizinle birlikte, aynı anda güler. İlk gördüğü anda sizden etkilenmişse, kaşlarını kısa bir süre için kaldırıp indirmiş, bunu da gizli bir gülümseme takip etmiştir. Kalabalık bir ortamda sadece sizinle konuşur ve dikkatini sizin üzerinizde yoğunlaştırır.

Konuşma hızını sizinkine uydurur. Bilekler kan damarlarının yoğun olarak geçtiği çok hassas ve duyarlı bölgelerdir. Konuşurken bileklerine dokunur. Kadının sevdiği erkekle konuşurken bileklerine dokunması, karşısındaki erkeğe 'sana güveniyorum' mesajını iletir. Sizinle konuşurken bir dirseğini avucunun içine yerleştirirken, diğer elini havada tutar.

AŞIK ERKEK

Bakışlarınızı yakalamaya çalışır. Göz kontağı kurar, ardından gözlerini kaçırır ve sonra tekrar sizin tarafınıza bakar. Konuşurken kolunuza ya da omzunuza dokunur, ancak bunu arkadaşlık samimiyeti içinde yaptığını göstermeye çalışır. Sık sık saçlarını düzeltir. Biraz daha kasılarak yürür ve kaslarını gerer. Sizin sesinizi duyacak kadar alçak sesle konuşur, bu sizi kendi alanına davet etmesi ve sohbeti ikinize özel, size ait bir faaliyet haline getirir. Konuşurken size doğru eğilir. Eli sık sık çenesine gider. Başparmağını kemerine geçirir. Avuç içleri arasında bardağı ya da kalemi gezdirir. Size bakarak konuşurken gözlerini kısar.

UTANGAÇ AŞIK ERKEK

Bakışlarını üzerinizden ayırmaz; ancak yakalamaya çalıştığınızda, onu diğer tarafa bakar bulursunuz. Size baktığını hissedersiniz ama onu bakarken yakalamanız zor olacaktır. Sizin hakkın da başkalarından bilgi edinir. Herkesle konuşur fakat çevrenizdeyken suspus olur. Pek çok yerde onunla çarpışırsınız. Odanın uzak bir yerinden size bakış fırlatır; ancak yanına yaklaşırsanız bu kez bakmayacaktır. Onunla konuştuğunda kızarır.Gözbebekleri büyüyor: Araştırmalara göre, baktığımız şey dikkatimizi çektiğinde, bize heyecan verdiğinde gözbebeğimiz genişliyor.

Dolayısıyla, size bakarken sevdiğiniz kişinin göz bebeklerinde büyüme görüyorsanız, bu, sevginizin karşılıksız olmadığının alameti.

Onun davrandığı gibi davranırız: İnsanlar aşık oldukları kişiyle benzer şekilde durmaya ve davranmaya yöneliyor. Aynı hızda yürümeye, benzer süratle yemek yemeye, onun konuştuğu gibi konuşmaya çalışmak, aşıkların fark etmeden de olsa dahil oldukları davranış biçimleri.

Gülümseme: Psikologlar ve vücut dili uzmanları gülümsemenin evrensel etkisinin altını çiziyorlar. 'Burada, seninle olmaktan çok mutluyum!' ifadesinde bir gülüş pek çok şey anlatıyor. Ancak gerçek gülümseyişi sahtesinden ayırt etmek gerekiyor. Gülümseme, yüzde meydana gelen küçük bir değişiklikle başlıyor ve ardından tüm yüze yayılan, dışa dönük, açık, samimi bir ifadeye bürünüyorsa gerçek gülümse olarak tanımlanıyor.

Kendi kendine dokunma: Herhangi bir kararsızlık veya tedirginlik yaşayan insanlar kollarını vücutlarının etrafına sarıyor, yani kendilerini kucaklıyorlar. Benzer şekilde, karşı taraftan bir romantik, aşka dair bir işaret alan aşık, genellikle koluna, bacağına, kulağına dokunma ihtiyacı duyar.İyi bir beden dili okuyucusu, aşık olan birinin sevdasını, gözlerin, ellerin, parmakların hareketlerine bakarak birkaç saniye içinde çözüveriyor. Eller ayaklara dolanıyor, iştah korkup kaçıyor, uykular sır olup gidiyor...

Aşkın beden dili, sevgisinin karşılığı olup olmadığını merak eden, küçük bir söze bel bağlayan pek çokları için biçilmiş kaftan...Aşk hiç sönmeyecek bir ateş gibi insanlığın orta yerinde yanmış keyfine bakıyor. Gelip de bana takılacak var mı, dercesine ama günümüz aşkları da yalan olmuş durumda. Yine de kalanlar adına, sevebilenler adına aşk yazılmaya, yaşatılmaya devam ediyor.

HER YERDE AYNI

Aşığın davranışlarında gözlemlenen değişikliklerin kökeninde fizyolojik süreçler belirleyici rol oynuyor. Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi'nden Dr. Sabri Derman'a göre aşk mevzu bahis olunca ırk, din, kültür farklılıkları ortadan kalkıyor. Aşıkların beyinlerinde benzer fonksiyonlar meydana geliyor ve dolayısıyla dünyanın her köşesinde aşıklar aynı davranış biçimlerine bürünüyorlar. Bulunduğunda karşı konulmaz bir neşe, haz ve mutluluk veren aşk, yemek, içmek gibi doğal ve yaşamsal bir dürtü.

BEYİN ELE VERİYOR

Aşka yakalanan insanların Fonksiyonel Magnetik Rezonans Tomografisi ile Görüntüleme teknolojileriyle (FMRI) çekilen beyin fotoğraflarına göre, beynin çeşitli bölgelerinde belirgin değişiklikler olduğunu ifade eden Sabri Derman, ilişkiler yerine oturdukça gözlenen değişikliklerin farklı alanlara kaydığını söylüyor. Aşk ateşi közlenip yerini sevgi ve güvene bırakınca, uzun süreli beraberliklerde beynin bambaşka bölgeleri baskın rol oynuyor.

2 YAŞINDA SEÇİYORUZ

Aşık olacağınız insanın fiziksel ve kişisel özellikleri 2-8 yaşları arasında belirlenerek, birer data veya done olarak kodlanıp istifleniyor beyninize. Sonra bu özelliklere sahip insanla karşılaştığınızda otomatik olarak bir yöneliş gerçekleşiyor.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>