Modern anlayış yerleşse de kulaktan kulağa yayılan bazı bilgiler varlığını koruyor. Ancak çoğu yanlış bilgiden başka bir şey ifade etmeyen bu hurafeler, cinselliğe dair olursa, hatalar büyük oluyor.
YANLIŞ;
“Kadınlar genetik olarak sadakate, erkekler ise aldatmaya programlanmıştır.” Bu cümle, tüm Kazanovaların bir bahanesi mi, yoksa biyolojik bir gerçek mi? Pek çok bilim adamı, aldatmanın kalıtımsal olabileceği olasılığı üzerinde duruyor. Bu görüşü benimseyen uzmanların teorisine göre, erkekler için önemli olan nicelik. Yani erkekler, soylarının devam etmesini sağlamak amacıyla içgüdüsel olarak mümkün olduğunca çok kadını hamile bırakmak istiyor. Kadınlar ise tam aksine, cinsel yaşamlarında niteliği ön planda tutuyor. Onlar, özenle çocuklarına baba olabilecek en iyi genetik materyali bulmak için cinselliği yaşıyor.
DOĞRU;
Sadakatsizliğin genlerle pek ilgisi yok aslında. Aldatmanın en önemli nedeni, hiç kuşkusuz, yeni bir maceraya doğru yol almak; heyecan, korku ve tutkunun cazibesine kapılmak. Günümüzün kadınları da artık ilişkilerinde yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunda, erkekler kadar olmasa da macera peşinde koşabiliyor!
YANLIŞ;
Mastürbasyon yapan, eşinden hoşnutsuzdur. Yatakta tek başına... İşte, konuşulması adeta tabu olan bir konu. Öyle ya, kim mastürbasyon yaptığını çevresiyle paylaşabilir ki. Peki, ya partnerimizin zaman zaman yatakta tek başına cinselliği yaşadığını fark ettiğimizde? İşte o an beynimizi bir kurt kemirmeye başlıyor adeta! “Artık beni çekici bulmuyor mu?”,”Başka bir kadın mı var?” düşüncesi, hemen paniğe kapılmamıza neden olur. Oysa korkmaya hiç gerek yok. Çünkü mastürbasyon, partneriniz için aslında bir gevşeme yönteminden başka bir şey değil.
DOĞRU;
Ara sıra yaşanan tek kişilik heyecan sizi korkutmasın. Üstelik mastürbasyon yaparken edindiğiniz tecrübeler ve fantezilerinizden ikili ilişkilerinizde de yararlanabilirsiniz. Cinsel yaşantınıza daha fazla heyecan katmak fena mı olur?
YANLIŞ;
“Partnerinizi seviyorsanız, yatakta ne istediğini bilirsiniz” Kesinlikle doğru; ancak gerçek yaşamda değil, filmlerde. Herkes filmlerdeki kadar uyumlu ve eğlenceli bir cinsel ilişki yaşamak istiyor. Yakışıklı bir erkek, güzel bir kadına âşık oluyor ya da tam tersi. Bu ikili yatakta olduğu sürece izlediğimiz tek şey, bulutların üzerinde uçan ikili. Üstelik de hiç konuşmadan. Peki, ya gerçek yaşamda cinsel birliktelik aynı uyum ve keyifle mi yaşanıyor? Durum, hiç de filmlerdeki gibi değil ne yazık ki. Kelimelerin yer almadığı cinsel yaşam, insanı genellikle bulutların üzerinde filan uçurmuyor. Çünkü sevgi, partnerinizin neyi sevdiğini, nelerden nefret ettiğini bilmenize yeterli gelmiyor. Cinsel ilişki sırasında birbirinizle konuşmayı deneyin. Böylece kelimelerin gücüyle partnerinize pek çok şey öğretebilirsiniz. Oysa yatakta adeta sessiz film oynayan ikili, zevkin doruğuna ulaşmaktan mahrum kalma riskiyle karşı karşıya kalabilir!
DOĞRU;
Çoğumuz yatakta kelimelerin gücünün maalesef farkında değiliz. Siz siz olun, uyumlu bir cinsel ilişki için kendinize engeller koymadan, sıkılmadan, ona nelerden hoşlandığınızı açıkça ifade edin. Kullandığınız kelimeler ve ses tonunuzun partneriz üzerinde adeta afrodizyak etkisi yaratacağını da unutmayın!
Cinselliği Öldüren Yanlışlar ve Doğruları
Modern anlayış yerleşse de kulaktan kulağa yayılan bazı bilgiler varlığını koruyor. Ancak çoğu yanlış...
“İşverenler Çalışanlarından Ne Bekliyor?”
“Tatu'nun menajeri tutuklandı”
“Güzel ve Yetenekli Doktor Gaye”
“Deniz ve Havuzlar Koronavirüs Riski Taşıyor mu?”
“Propolis Vücut Direncini Güçlendiriyor”
“Pantene’e Tüketicilerden “En İyi Yeni Ürün” Ödülü”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32