DİĞER HABERLER

Aforizmalar...

"...Önce gamzen düşüyor karaltıya, sonra o güzel dişlerini saklayan dudakların...." İlknur Akgül Ardıç'ın yeni yazısını okumak için tıklayın...
 
   
 
 
     
ŞİYİRLER

..................................

Doğdum, tökezledim; babam elimden tuttu.
Büyüdüm, hayata atıldım, dostlarım
elimden tuttu.
Otuz üç yaşıma geldim, ilk kez aşk elimden tuttu.

................................

Gözümü kapattığım yerde duruyorsun...
Öyle duruyorsun ki, sadece gözümü kapatmalıyım.
Önce gamzen düşüyor karaltıya,
sonra o güzel dişlerini saklayan dudakların.
Gözlerin de katılıyor şenliğe,
en son öpmeye doyamadığım yanakların...
Ama hepsinden güzeli,
adımı çağıran bal dudakların.
Gözümü açıyorum, bitiyor hayalin.
Bitmesin, gitmesin diye hiç biri,
artık sonsuza kadar kapalı göz kapaklarım.

.......................

Eve giderken bir balon alayım diye düşündüm.
Doldurayım içini senin ruhunla.
Yeniden doğ benim çocuk kaygılarımla dünyaya.
Yalandı... Dünyaya dolma!
Sadece bana dol.
Dol ve boşluklarımı tamamla.
Bir ruh ol sen en iyisi;
odamda gezen bir ruh...
Korkma senden korkmam.
Dolarım seninle,
dopdolu ve dolu.
Boşaltamaz kimse seni benden,
benden başka...

.......................

Her şey ve hiçbir şey dost dergahından öte değil.
Gel sen de dostum ol, dergahım ol, sevgilim ol, sonum ol.

......................

Eski zamanların prensi,
şimdiki zamanın prensi,
müzikallerin prensi,
gönlümün prensi...
Ama neden ben gönlümün ‘prensini’ yanlış yazdım?

.......................

Denize bakan bir ev aldık.
Yunusları gördüğüm gün öleceğim...

....................

Eve getirdiğim sarı, tatlı kedi ishal oldu.
İkimiz de evden kovulduk bu yüzden.
Küçük kediciğim benim,
ne olurdu tutsaydın biraz o küçük kıçını?
Bak şimdi ikimiz de evsiz kaldık.
.......................

Seni psikolojimi gıdıkladığın için seviyorum.
Sen... Bilinçaltımın en değerlisi...
..........................

Nerede saklı şu mutluluk?
Hiç sağda solda göreniniz var mı?
Varsa Allah rızası için söylesin.
Adresini bulursam, söz; sizden ona da bahsedeceğim.

..........................

Sen benim seneler sonra içimde kalan ikinci uktesin!
“Sen” ve “oyuncak çamaşır makinesi”...
İkiniz de hiç çıkmamacasına içime kazındınız.
Şimdi yürek sızımın içinde oturuyor,
bir erkek ve bir oyuncak.
Halbuki ben ikinizle de ömür boyu oynamak isterdim.


DÜŞÜNCELER...

-Herkes kendi hikayesini yazmaya kalksa, ortaya romanlar çıkmaz.

-Dünya üç günlük ama hayat üç kuruşluk değil.

-Sevgi adına cehalete göz yumuluyor ama sevgi bitince salt cehaletle kalınmıyor.

- Hayatla dalga geçmek, hayatı ağır yaşayanların işidir.

- Özgürlük, benliği gelişmiş insanların harcı.
Sersemliğini özgür bırakmayı kendinde hak gören varsa,
işte o dünyanın en tehlikeli insanıdır.

-Bekarken, bir erkekle beraber olman ailenin hiç hoşuna gitmiyor. Ancak bir imza karşılığında istediğin adamla; kendi yatak odalarında bile birlikte olmana izin veriyorlar.

- İnsanların en masum olduğu zamanlar çocukluk yılları, uyudukları saatler ve öldükleri andır...

- Kadınlar babalarına benzeyen bir eş arar derler; çoğunlukla doğrudur.
Çünkü kadın, bir erkeği sevmeyi ilk babasıyla öğrenir.


- Her durakta sadece isimler değişir.

- Evimdeki hiç bir çerçevenin düz durmasını istemem.
Direkt bana bakan hiçbir şey aklımda kalmıyor çünkü...


- Düşüncelerim havada uçuşsa da, kalbim her zaman insanlığın hizmetinde.

- Dünyada temiz hiçbir şey bırakmadınız. Cinsellik, sevginin sonucudur; ama siz sığ olduğunuz için işin hep sonundan başladınız. Bu karmaşa öyle bir hale dönüştü ki, sondan başlamayanları anlamadınız; başlayanları ise namussuzlukla suçladınız. Çünkü işin doğrusuna bir türlü varamadınız. Ve dengesiz kişilikleriniz yüzünden tepe taklak düştünüz. Bu da size yetmedi, dengeyi sağlamaya çalışanları da uçurumdan yuvarladınız. Ah insanlığım ah, hangi uçurumların dibinde yatıyorsun şimdi?

ilknur@cosmoturk.com
Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>