DİĞER HABERLER

Ayrı fon

"Anlamadım mı sanıyorsun şu kapıdan girdiğin andan beri niyetini? Anlamamış gibi yapıyorum sadece! " Yasemin Pulat'ın yeni yazısı...
 
   
 
 
     
Ayrı fon

Anlamadım mı sanıyorsun şu kapıdan girdiğin andan beri niyetini? Anlamamış gibi yapıyorum sadece! Gözlerindeki bakışlar hiç değişmemiş. Ama fark etmez, ben de hâlâ aynı bakıyorum!

-Ne istiyorsun benden?
-Ne istiyorsun benden?

Bir adım bile uzağa fırlatmamış ayrılık bizi; ki, bazı bedenler -fırtına ne kadar şiddetli olursa olsun- hep yan yana düşerler!

-Kurtulmak istiyorum senden!
-Kurtulmak istiyorum senden!

Başka bir yolu daha olmalı. Dönüp dolaşıp bu adresten, dönüp dolaşıp yine aynı adrese... yine içimde aynı his ki, karşılıksız değildir hiç bir his... sende aynı koku, bende aynı inat, sende aynı yalan, bende aynı kabul ediş.. Okyanuslar geçtim sanmıştım!

-Git!
-Git!

Gitmenin de bir şekli olmalı. Gitmek olmalı işte adı üstünde. Gidilmeli yani... Gitmenin de bir netliği olmalı. Bu şekilsiz gidememekten, bu belirsiz kalamamaktan daha beter bir şey daha varsa, o da hâlâ yan yana duruşumuz olmalı.

-Aynı adamsın!
-Aynı kadınsın!

Bu kendini kandırmalar, sonra yine inandırmalar... Eline yüzüne bulaşan bu geri gelişler ve yine aynı çıkmaz sokağın başında, yine aynı pozisyonda bekleyen ısrarlı duruşlar... ve galiba kelimeler de aynı.

-Benimsin!
-Benimsin!

Bu arsız hissedişler -ama asla namussuz değil- ve bu vücut ısısına karışan davetkâr bakışlar ile hep aynı yatağa uzanan, hızlanan nefes alışlar, birazdan son bulacak; yine bir yatağın tam orta yerinde ya da yavaşlayacaklar...

-Lanet olsun!
-Lanet olsun!

Bu son olsun dediğin, ama asla en sonuncu olmayan terk edişler ile yine hiç bir sonu olmayan yeniden başlayışlar; arada geçen zaman ve belki de aradakiler...

-Kaç kere seviştin!?
-Kaç kere seviştin!?

Ve hiç bir zaman cevabı verilmeyecek olan anlamsız sorular ile uzayan yorucu konuşmalar... tatminsiz yarım kalışlar... ritimsiz yol alışlar... şeytanın içinde karargâh kurduğu uzun uykusuz geceler..

-Arama beni!
-Arama beni!

Kararlı kopuşlar yine, sabırsız bekleyişler sonra, zayıf düşüren özleyişler yine en sonunda ve tutkulu kalpler mutlaka aşka bedel ödeyenler! Havadan olsa gerek bu kendinden geçişler; havadan, güneşten, aydan, yıldızların etkisinden...

-Yalan...
-Dolan...

Yalan olmalı bu içimdeki cümleler, yoksa, mutlaka anlamlı bir yerde son buluyor olmalıydılar.

-Bir sonu olmalı!
-Bir sonu olmalı!

Belki de unutmalısın ya da unutmalıyım. Belki de bir daha aramamalısın ya da ben açmamalıyım.

-Nerdesin?
-Nerdesin?

Yasemin Pulat
info@yaseminpulat.com.tr

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>