DİĞER HABERLER

Metroseksüel erkekler...

"...şirin mi şirin bir dağ evi... Arkasında orman, temiz hava, sessizlik…... İnci'nin Güncesi'nin yeni yazısını okumak için tıklayın..
 
   
 
 
     
İNCİ’NİN GÜNCESİ
METROSEKSÜEL ERKEKLER

Oğuz’un haftasonu sürprizi Sapancaymış…
Bir arkadaşı yeni ev satın almış Sapanca’dan; şirin mi şirin bir dağ evi…Arkasında orman, temiz hava, sessizlik…

Tahmin edersiniz; çook nefis bir haftasonu oldu benim için. Şömine başında oturup kırmızı şarap içtik, birbirinden güzel yemekler yaptık, ormanın kuytusuna yürüyüşe çıktık ve bol bol hasret giderdik. Tam bir rüyaydı aslında. Yaşanan güzel anlarda bir sonraki veya bir önceki "an"ı düşünmeden sadece "şimdi" nin tadına varmayı her zaman başarabilse keşke insan. Sanırım o haftasonu ilişkimiz adına bir hayli yol aldık.
Pazartesi sabahı işe gitmek ise tam bir işkenceydi. Bir de insan haftasonu full time beraber olunca ayrılmak daha da zorlaşıyor. Ama araya hayat girdi n’apalım…Biz de paşa paşa işimize gücümüze baktık…

Bahar güzel de bir de güneşin yüzünü görebilseydik daha bir anlamlı olacaktı sanki…Bu karanlık günler çevremdeki pek çok kişiyi olumsuz etkilemiş durumda. Bengi hiçbir şey yapmak istemiyor, ben de ona Oğuz’la yaşadığım güzel şeyleri anlatamıyorum. Bengi’nin erkek arkadaşı gerçekten yapılmayacak bir şey yaptı, kız bunalıma girmekte çok haklı.

Olay şu; Bengi ve ismi lazım değil şahıs 2 aydır birlikteler, ben de tanıştım çocukla doğru düzgün birine benziyordu, yabancı bir firmada pazarlama müdürü, yurtdışında eğitim görmüş, ucundan kıyısından sanatla alakalı, kısaca metroseksüel bir ağabeymiz…Eh eli yüzü de düzgün sayılır; n’oldu, bizim kızımız da vuruldu tabii, "evlenilecek adam" demeye falan başladı, dur kızım daha belli olmaz o işler dedikse de dinletemedik…Gözünde çok büyüttü aslında, bunların hepsi kılıf, yok Amerika’da okumuş, yok bilmemnerde çalışmış, yok efendim şurdan giyiniyor, şurda yemek yiyor,vay vay vay….Soyununca çıplak kalır insan, kimsenin kimseden farkı kalmaz, o gözünde çok büyüttüğün adamın pahalı giysilerini çıkartıp, kartvizitini, son model arabasını, teknoloci harikası laptopunu, cep telefonunu onunu bununu alırsan küçülür, sadece kendisi kalır…Vay be bugün filozof kesildim ben de…Ne adamlar gördük yahu, kasım kasım kasılan sonra da…

Neyse ben yine olaydan uzaklaştım…Şimdi bu çocuk, yani son model metroseksüel erkekimiz Bengi’nin gözünü boyuyor, Bengi tav durumda. İlişkiyi çocuk yönlendiriyor zaten; "ben günümüz çağdaş insanının monogamiye pek yatkın olmadığını düşünüyorum ama sahip olduğum ahlaki değerler beni tek eşliliğe itiyor fekaaat Bengi’cim sen de beni çok sıkmasan iyi olur", "Bengi sen beni anlamamakta ısrar ediyorsun sanırım, bu ilişkide zaten pek çok handikap var, bi de senin feminen kaprislerini tölare edemem" gibi gibi…

Efendime söyliiim, çocuk akıllı da az buçuk, kızı tamamen uzaklaştıracak şeyler de yapmıyor, elinde tutuyor ama avucunu kapatmıyor. İlişkinin seyri kısaca böyle…

Sonra günlerden bir gün bu akıllı uslu, "iyi kısmet", metroseksüel erkek Bengi ile birlikteyken telefonda konuşuyor. Gayet laubali bir konuşma bu. Dişi olduğu belli olan karşı tarafı eve davet ediyor. Bengi müthişşş bozuluyor ama kızı öyle bir sindirmiş ki, modernlik adı altında resmen baskıcılıkla ses çıkartmasına engel oluyor. Durum trajikomik; Bengi ve çocuk evdeler, üstelik Bengi’nin evinde, sonra kapı çalıyor, Bengi eli mecbur açıyor…Karşısında umarsız bir tavırla dikilmekte olan uzun boylu fıstık bir yerlerden tanıdık, kim bu kim bu, derken buluyor. Manken bu! Hem de şu televolelerde sıkça gördüğümüz adı bilmem kaç bin kazanovayla anılmış olanlardan…

Kız kırıta kırıta içeri dalıyor, ne bir merhaba ne bir utanma…O anda Bengi’nin ilkel benliği kızın üzerine atlayıp saçını başını yolmak üzere hazrolda ama yapamıyor işte…Manken kişisi çocuğun boynuna atlayıp "hayatım niye buradayız, çok daraldıııım;bütün gün çekiiiiim, sonra solaryuuuuum, alışveriiiiiş, kuaföööööör offf hadiii suşi yemeye gideliiiiiiiim" demez mi? Bengi çıldırmak üzere ve sabrının sınırlarını zorluyor. Çocuğun ne diyeceğini merak ediyor ve ne diyor biliyor musunuz?

Manken kıza Bengi’yi "arkadaşım" diye tanıtıyor, sonra da kızla nerdeyse kucak kucağa…bengi fıttırıyor, ikisini de yaka paça evden kovuyor.

Yok eğitimliymiş yok bilmemneymiş, herkese ibret olsun bu hikaye;iki uzun bacağa tav olmamayı öğretecek eğitim okulda alınmaz…

Not: "ayılık var senin hamurundaaaaa"



Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>