Pakistan
"İstanbul Katmandu rotası üzerindeki dikkat edilmesi gereken iki tehlikeli kentten ikincisi Quetta.." Emre Ayan'ın yeni yazısı...
İran’dan Pakistan’a kara yolu ile geçmek demek hayatınızda hiç unutamayacağınız bir sınır geçişini tecrübe etmek demek. Sadece bir çizginin ayırdığı kültür, anlayış, yaşam biçimi ve düzen değişikliğinin büyüklüğünü gözünüzle görmeden anlamak imkansız. İnsanların giysilerinden, yedikleri yemeklere, kokularından anatomilerine kadar her şey sanki bir Hollywood stüdyosundan diğerine geçermişçesine bir anda değişiyor.
Sınırı geçtikten sonra Quetta’ya kadar yerleşim yeri yok denecek kadar az. Ancak Quetta’ya çölde 10 – 12 saatlik bir otobüs yolculuğu sonunda varılıyor. Unutulmayacak bir sınır geçişinden sonra yine uyutamayacağınız bir otobüs yolculuğuna hazır olun. Hayatınızın en zor yolculuklarından birisi olacak.
Geçen hafta belirttiğim üzere İstanbul Katmandu rotası üzerindeki dikkat edilmesi gereken iki tehlikeli kentten ikincisi Quetta idi. Quetta Afganistan ile Karachi arasında bir köprü görevi görüyor. Şehir için en güzel tanım yüzyıllar önceki zamanı bugün yaşıyor demek olabilir.
Quetta’da otobüsten iner inmez ilk işim gara gitmek ve ilk trene bilet almak oldu. Ancak bilet bulabildiğim ilk tren 24 saat sonra olduğu için istemeden bir gün konaklamak zorunda kaldım. Her ne kadar güvensiz olsa da, gördüğüm en pis şehirlerden birisi olsa da tüm yolculuk boyunca karşılaştığım en ilginç görüntülere Quetta’da karşılaştığımı söyleyebilirim.
Şehirde ilk dikkati çeken şey sadece erkeklerin olması idi. Bayanlar ya yok yada evden dışarı çıkmıyorlar. İkinci ilginç nokta ise şehrin genel pisliği ve bu pislikle iç içe geçmiş olan hayat. Şehir çok kalabalık ve çok sayıda fakir insanlar var. Bunlar sokaklarda yatıyorlar ve benim yürürken rahatsız olduğum kaldırımları yatak belleyip aklınıza gelebilecek her herde uyuyabiliyorlar. Otobüsten indikten sonra uyku sersemi halimle çöpe atılmış kumaş yığını zannederek üzerine çantamı koyduğum yığın hareket edince nasıl korktuğumu tahmin edemezsiniz. Meğer bir adamın üzerine koymuşum çantamı.
Bu şehirde kaldırımda yürürken; müşterisiyle birlikte yere oturup saç traşı yapan bir berbere rastlamak yada diş çekmede kullanılan kerpeten ve pense tarzı aletlerinin yanında çeşit çeşit damak ve takma dişleri bir sergi gibi dizmiş müşteri bekleyen dişçilerle karşılaşmak çok doğal.
Şehirde dolaşırken önce beni çok korkutan sonra ise eğlendiren bir başka ilginç nokta ise halkın turistlere ilgisi oldu. Buraya çok az turist gelmesi, gelenlerin ise hiç zaman kaybetmeden ayrılması halkın turistlere sanki uzaydan gelmişlercesine ilgi duymasına sebep olmuş. Kaldırımda kendi halinizde yürürken on metre arkanızdan sizi takip eden bir grupla birlikte hareket etmeye alışabilirseniz bu ilgi gerçekten eğlenceli hale gelebilir. Ama niyetlerinin kötü olmadığını anlamak epey bir zaman alıyor.
Quetta’da fazla zaman kaybetmeden trene binerek Lahor’a gelebilirsiniz. Quetta ile Lahor arasında inanılmaz bir zaman farkı var. Lahor çok daha modern, gelişmiş, güvenli ve temiz bir şehir. Parkları, kiliseleri, eski şehirdeki atmosferi ve turistik caddeleri ile kendinizi güvende hissederek dolaşabileceğiniz güzel bir kent. Kenti gezerken yerel birisinden yardım alırsanız şehrin gizli kalmış gizemli noktalarını görebilirsiniz. Bu konuda Lonely Planet’ta tavsiye edilen konaklama yerlerinin çoğu size yardımcı olacaktır. Pansiyon sahibinin çocuğu yada arkadaşları ücretsiz şehir turu düzenleyebiliyor. Pansiyonunuzu seçerken soracağınız bir diğer soru ise deterjanı size ait olmak üzere çamaşır makinesini kullandırıp kullandıramadıkları olmalı.
Pakistan kendinizi gerçekten Asya’da hissedeceğiniz ilk ülke olacak. Yıllarca sömürge olarak yaşamış olmanın sonucu tüm ülkede rahatlıkla İngilizce konuşabilirsiniz.
Pakistan için tavsiyeler;
- Sınırda sadece ihtiyacınız kadar para bozdurun.
- Şehirde bir masa bir sandalyeden oluşan döviz büroları var. Para bozdururken dolandırılmamaya dikkat edin.
- Şehir içi ulaşımda rikşalar (triportör tarzı bir araç) çok pratik. Ancak mutlaka yola çıkmadan önce pazarlık yapın.
- Halkın sizinle fotoğraf çektirmek istemesine alışın. Günde ortalama 30 – 40 kez fotoğraf çektirmek zorunda kalacaksınız.
- Trafik alıştığımızın tersine sağdan işliyor. Yaya olarak buna çok dikkat etmeniz gerekli.
- İnterneti ve uluslar arası telefonu her yerde rahatlıkla bulabilirsiniz.
- Pakistan için vize gerekiyor. İran’da vize almakla zaman kaybetmemek için vizenizi yola çıkmadan önce Türkiye’den almak daha mantıklı.
- Pakistan’da görecek çok yer, yapacak çok şey var. Özelliklede kuzey kesimlerinde ancak zamanınızı burada çok harcamamalı ve önünüzde Hindistan ve Nepal olduğunu hatırlamalısınız.
Şehir aslanları;
Bir akşam pansiyon sahibinin çocuğu ile eski şehrin arka sokaklarında nostaljik bir gezintiye çıktık. Hava kararmış gece yaşayan insan ve hayvanlar sokaklardaki yerlerini almışlardı. Derken loş bir sokağa saptık ve kalın zincirlerle kaldırım kenarına bağlanmış devasa boyutlardaki köpeklerle karşılaştık. Cinslerini bilmediğim bu köpekler gerçekten oldukça büyük ve vahşi duruyorlardı. Rehberimizin söylediğine göre bu köpekler kanunen yasak olmasına rağmen köpek dövüşlerinde kullanılıyormuş. Ama asıl ilginç olan nokta, köpeklerin bulunduğumuz bölgenin hakimi olan mafya babasına ait oluşu idi. Yolda ilerleyince beşinci iri köpekten sonra köpek olamayacak kadar iri bir hayvan gözüme ilişti. Gördüğüm şey gerçek bir aslandan başka bir şey değildi. Meğer 10 dakika sonra tanışacağımız mafya babası gücünün simgesi olarak gerçek bir aslan besliyormuş ve bu aslanı herkesin görmesi için sokakta tutuyormuş!
Pakistan’da Aquapark!
Pakistan gibi bir ülkede renkli renkli su kaydıraklarının olduğu bir park düşünebiliyor musunuz? Bende düşünemezdim. Ta ki gidip görene kadar. Ancak bu aquaparkın bizim bildiğimiz tiplerinden bazı farkları var. Öncelikle bayanlar ve erkeklerin parkı ayrı. Erkekler bölümünde tüm erkekler diz altına kadar gelen paçalı mayoları ve yarısına yakını da t-shirtleri ile yüzüyorlar. Bundan haberimiz olmadan gittiğim parkta silip mayomuzla parkta ne kadar ilgi odağı olduğumu tahmin edebilirsiniz. Son bir detay; su kaydıraklarının çoğu demirden bazıları ise betondan yapılmış!
emre.ayan@aksam.com.tr
DİĞER HABERLER
Annelerini Dinleyen Genç Kadınlar Riskten Kaçıp Nakite Sarılıyor Yatırım Yapmıyor
Genç girişimci kadınları riskten kaçmadan yatırım yapmaya davet etti...
Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’na Son 30 Gün
Dünyanın en büyük spor organizasyonu olan olimpiyatlar için geri sayım sürüyor.
“Sarkık Kolları Sıkılaştırmanın Zamanı Gelmedi mi?”
“Değişen siluetler ve siyah paletler…”
“Genç Kızlar İlk Sütyenini Seçerken Nelere Dikkat Etmeli?”
“Kadınlar Yalnız Tatile Çıkmayı Daha Çok Seviyor”
“Annelere mücevher gibi cep telefonu...”
REKLAM
reklam@cosmoturk.com
İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com
TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32