Çoğu kez hızlıca kilo vermek insanlara cazip görünüyor. Çoğumuz için, hızlı kazanımları kısa sürede elde etmek, uzun vadeli sürdürülebilir yaşam değişiklikleri yapmaktan ve düşünmekten daha kolaydır. Ancak hızlı kilo kaybı araştırmacılar arasında ‘kaza diyeti’ olarak adlandırılır. İnsanlara kısa sürede güzel görünmeyi sağlasa da beraberinde riskler de getirir.

BariatrikLab Obezite ve Metabolik Cerrahi Merkezi kurucusu Prof. Dr. Halil Coşkun, ‘kaza diyeti’nin beraberinde getirdiği riskler hakkında şu bilgileri verdi:

SAFRA KESESİ TAŞINA NEDEN OLUR

Safra kesesi karaciğerinizin hemen altında yer alan küçük bir organdır. Safra denilen bu organ, yemek yediğinizde yağın parçalanmasına yardımcı olan sıvı bir madde depolar. Safra taşları kristalize olduğunda ve kristaller büyüdüğünde safra taşları oluşur. Bazen çok küçük olan bu taşlar (kum gibi), geniş boyutlara ulaşabilir. Büyük taşlar ciddi ağrılı bir hastalığa neden olabilir. Hızlı kilo kaybı (haftada 3 kilo veya daha fazla) safra taşı oluşumu riskini önemli ölçüde artırabilir. Düşük kalorili diyet kullanan kişilerin yüzde 25'inde safra taşı gelişir. Bunun yağ metabolizmasında çok hızlı bir kilo kaybıyla meydana gelen değişikliklerden kaynaklandığı düşünülüyor. Kilo verme ve tekrar kilo alma da aynı zamanda safra taşı oluşumu riskini arttırır.

VÜCUT KÜTLESİNİN YÜZDE 25'İ KAYBEDİLEBİLİR!

Bir insan çok fazla kilo verdiği zaman, verilen bu ağırlığın bir kısmı yağdan ziyade yağsız vücut kütlesinden (kas ve kemik) olacaktır. Bir sağlık mesleği mensubu gözetiminde yapılan sıkı diyet protokollerinin yardımıyla bu durum en aza indirilebilir ve düşük kalorili diyet uygulayan bireylerin doktor gözetiminde olması önerilir. Herhangi bir müdahale yapılmadığı takdirde düşük kalorili diyet yüzünden yağsız vücut kütlesinin yüzde 25'i kaybedilebilir. Özellikle kemik dokusunun kaybolması, metabolizma ve gücü olumsuz yönde etkileyerek ileriki yaşlarda ciddi sağlık problemlerine yol açabilir.

ZAYIF BESLENME ZORLAŞIR

Protein, yağlar, vitaminler ve mineralleri yediğimiz yiyeceklerden alırız. Sağlıklı olarak kalabilmemiz için bu besi setlerinden her gün (en azından düzenli olarak) vücudumuza almamız gerekir. Yemek yemeyi azalttığınızda, beslenme gereksinimlerinizi karşılamak çok zor olabilir. Ek olarak, bazı kaza diyetleri, insanların yediği yiyecek türlerini (karbonhidrat, yağsız, süt ürünleri vb.) ciddi biçimde sınırlayabilir ve bu da sağlıklı beslenmenizi zorlaştırabilir. Çoğumuz, gerekli besin maddeleri olmadan çok kısa süre normal bir şekilde yaşamımızı devam ettirebilmek için vücudumuzda yeterli besin deposuna sahipken, bunu uzun süre devam ettiremeyiz. Eksik beslenme, kısa ve uzun dönemde bir çok probleme yol açabilir.

VERİLEN KİLOLARDAN DAHA FAZLASI GERİ ALINIR

Kilo verdiğinizde, yapmanız gereken en zor şeylerden biri verdiğiniz kiloları kendinizden uzak tutmaktır. Bir düşük kalorili diyet çalışmasında, katılımcıların yüzde 40'ı verdikleri kilolardan daha fazlasını geri aldı. Aldığınız kalorileri önemli ölçüde düşürdüğünüzde, kilo vermeniz gerekse bile, vücudunuz sürekli aç olduğunuzu düşünür. Koruyucu bir mekanizma olarak, vücudunuz metabolizmasını yavaşlatır, fakat kilo vermeyi zorlaştırır. Ayrıca, diyetinize kalori eklemeye başlarsanız, bu çok hızlı bir şekilde kilo alacağınız anlamına gelir. Çoğu kişi, bu tür sıkı diyetlerden sonra kaybettiklerinden daha fazla kilo aldıklarını fark edecektir.

SAÇ DÖKÜLMESİ, ANORMAL KALP HIZI...

Çok hızlı kilo vermenin diğer muhtemel yan etkileri elektrolit dengesizlikleri, anormal kalp hızı ve ritmi, düşük kan şekeri, dehidrasyon, akut gut, saç dökülmesi, zayıflık, kabızlık ve daha başka bir takım rahatsızlıklardır.

TEK BAŞINIZA DENEMEYİN

Dramatik ve hızlı bir şekilde kilo vermek size cazip görünse de, bu kendi başınıza yapmanız gereken bir şey değildir. Medikal olarak denetlenen diyetler, kilo verirken aynı zamanda sağlığınızı korumanıza yardımcı olur. Ortaya çıkan yan etkileri takip edip güvenliğinizi sağlamaya yardımcı olabilir. Kendi kendinize hızlı kilo vermeye çalışıyorsanız, muhtemel riskleri göz önüne almanız ve sağlık koşullarınızı varsa doktorunuzla konuşmanız önemlidir.