Bitti işte. Bloga yazmaya başladığım ilk gün, hayalini kurduğum şeyi gerçekleştirdim. İşten ayrıldım.
Bugün ilk gün ve benim kalbim taşikardi modunda. Sanki yapmam gereken çok önemli işler var ve ben yapmıyorum hissindeyim. Sanırım alışacağım.
Alışırım herhalde, değil mi? Kendime günlük program mı yapsam diyorum sonra ne programı, hayatını programsız yaşamak için ilk fırsatın bu, deli misin, diyorum. Başka türlüsünü bilmiyorum ki.
Ayrılacağım diye öldüğüm işimden, beni öyle bir uğurladılar ki; vazgeçtim, gitmiyorum ben, diyecek hale geldim. Ne güzel kalpler, sevgiler edinmişim ama karşılıksız değildi bu hisler, şaşırmam saçma.
Ee, siz çalışmayan kadınlar, erkekler, ne yapılır evdeyken? Ben aylardır açmadığım laptop'ın önünde, blogger'ın değişmiş tasarımıyla yabancı bir ülkede, anlamadığım dilden konuşan insanların arasında gibiyim şu anda.
Aranızda Türkçe bilen var mı? Biri bana yardım etsin. Hem mutlu hem kaygılı hem de heyecanlı bir yabancıyım ben.
Ses yok.
Peki, do you speak English
ASLISIN
YAZARA E-POSTA GÖNDER