Evde oyuncak oynamak ile harcadığımız vaktin hemen hemen aynısını kitap okumaya da ayırıyoruz. Kırmızı Kanatlı Kuş, Nazlı’nın Uyku Saati bu aralar pek popüler Caillou ve Dora var tabi bir de. Bunların yanında aylık eve giren tüm bebek ve anne dergileri okunduktan sonra Naz’a kalıyor, böylece akşam saatleri salonda halının üstü sahaflar kitap pazarına dönüyor. Durumdan şikâyetçi olduğumuz sanılmasın, aksine çok mutluyuz ailece. Kitap okuma sevgisini bu yaşta kazandık mı acaba diye seviniyoruz bile.
Uzmanlar, 6 aylıktan itibaren bebeklerin kendilerine kitap okunmasından, okunan kitaptaki renkli resimleri takip etmekten çok hoşlandıklarını söylüyor. 18 aylıktan önce sayfalarında büyük resimler içeren kitapların okunması öneriliyor. Yüksek sesle çocuğa kitap okunması zihinsel ve dil becerisinin gelişmesinde katkı sağlıyormuş.
Teknoloji hayatın her yerinde ve çoğu zaman yaşamımızı kolaylaştırıyor, benim zamanımda 166 masal hattı vardı, arandığı zaman çevirmeli telefondan bir bayan sesi masal okumaya başlardı, pek mutlu olurdum. Şimdi DVD ve CD setleri var ancak satılan masal CD’lerinin 3 yaşından önce kullanılması pek tavsiye edilmiyor. Bunun yerine ebeveynin bebeğe kendisinin kitabı okuması, tavsiye edilen.
Biz okumaya çok ufakken, hatta doğmadan başladık :) Hani söyleniyor ya, hamileyken bebeğinize kitap okuyun hatta yabancı dil okuyun hatta bilim teknik, fizik kimya okuyun ki kulak alışkanlığı olsun, bilim adamı doktor olsun. Denemekten zarar gelmez dedik biz de. Belki şu anki kitap sevgisinin oluşmasına katkısı olmuştur kim bilir :) Artık 17 aylık olduk okurken resimlerdeki detaylara dikkat ettiğimiz dönemdeyiz. Caillou’nun çorabı, Dora’nın çantasındaki annesine aldığı hediye ya da Piglet nehre girerken çalıların arkasına saklanarak ona bakan gaaak (küçük yeşil kurbağa oluyor kendisi). Konudan konuya atlamayayım ama demeden geçemeyeceğim, bu darcığımıza yeni eklenen kelimelerin telaffuzu harika oluyor, gülmekten öldürüyor. Benim ismim pek popüler bu ara “cecu”. Cecu cecu diye dolaşıyor evde.
Dönelim konuya, tavsiye edilenler şunlar ana hatları ile;
• Her gün okuyun ve okumaktan mutluluk duyduğunuzu ona belli edin. Okumak için bazı saatler belirleyin, sabah, akşam yatmadan önce vs. gibi.
• Okurken onu da işin içine katın. Kitaptaki resimler ya da adı geçen objeler hakkında sorular sorun.
• Aynı kitabı sıkılmadan sayısız kere okuyun. Bazen elimize aldığımız kitabı 4-5 kere arka arkaya okuyoruz.
• Okurken taklit edin. Okurken kitapta geçen figürleri değişik tonla okuyun y ada hayvanları seslendirin. Bir köpek geçerken havlamak gibi.
• Okumayı öğrenen çocuğunuza okumayı bırakmayın. Düşülen hataların başında okuma öğrenen çocuğa kitap okumayı kesmek geliyor. Çocuğunuzun sizinle vakit geçirmesi, okurken anlayamadığı şeyleri size sorması onun için önemli.
Özet olarak okuyun, okuyun ve okuyun.
Söz verdiğimiz gibi yemek tarifi vermeden bitirmeyelim yazıyı. Yemek yapma olayını biraz abarttım bu ara; beyaz peynir yaptım. “E, pes yani!” demeyin merak işte Öyle süte sirke ya da yoğurt katarak çökelek yapmak da değil bahsettiğim, şirdenden yapılmış peynir mayası kullanarak beyaz peynir yapmaktan bahsediyorum. Şu an dinlenmede, 1 ay kadar bekleteceğim salamurada, bakalım sonuca göre yazarım :)
Bu sefer bir un çorbası yapalım;
2 yemek kaşığı un
3 su bardağı et ya da tavuk suyu ( Et suyunu ben kasaptan aldığım kuzu kemiklerini kaynatarak elde ediyorum. Kaynarken içine bir dal kereviz yaprağı, 1 havuç, 2-3 adet arpacık soğan ve bir ufak patates atabilirsiniz.)
1 tatlı kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı kurutulmuş kereviz yaprağı
1 adet ufak havuç
Soğuk et suyunu tencereye koyun, unu ekleyip çırpıcı ile topak kalmayana dek çırpın. (Ben bebeğe çorba yaparken unu tereyağında kavurmak yerine çiğden koyup çorbayla pişirmeyi tercih ediyorum.) Havuçları çok minik doğrayın ve çorbaya katın. Ocağın altını açın ve orta ateşte kaynamaya başlayana dek sürekli karıştırarak (unun dibe çöküp topaklaşmaması için) pişirin. Kaynamaya başladıktan sonra tereyağı ve kereviz yapraklarını ekleyip ağzı kapalı olarak çok kısık ateşte 15 dakika pişirin.
Afiyet olsun.
CESUR DORUK
YAZARA E-POSTA GÖNDER