KÖŞE YAZILARI | ÇİSEM SOYLU

Ne Sen Bunun Farkindasin Ne De Polis Farkinda...

Bir ceviz ağacı vardır Gülhane Parkı`nda bilir misiniz? (Çisem Soylu)
 
   
 
 
     

Bir ceviz ağacı vardır Gülhane Parkı'nda bilir misiniz? Bir de şarkısı. Cem Karaca'nın sesinden bolca dinlediğimiz, şiiri büyük ustaya ait olan. Peki ya hikâyesini bilir misiniz? Anlatayım, dinleyin o halde;

Günlerden bir gün Nazım çok sevdiği sevgilisi Piraye'yle buluşmak için Gülhane Parkı'nda randevu verir. Ancak ne yazık ki Nazım o zamanlar polis tarafından aranmaktadır. Gülhane Parkı'na gelen Nazım bir ceviz ağacının altında beklemeye koyulur. Piraye'nin yolunu gözler. Nazım Piraye'yi bekleye dursun uzaktan, parkın bir ucundan bir polis görünür. Nazım o dakika soluğu ağacın üzerinde alır, saklanır. Piraye'yi beklemeye devam eder. Nasıl bir şanssızlıksa polisin sevgililerin buluşmasını biliyormuşcasına oradan ayrılmayacağı tutar. Piraye gelir, bekler... Bekler... Bekler... Nazım gelmeyince gözyaşları içinde oradan ayrılır. Nazım sevgilisinin ardından bakakalır ve başlar yazmaya; Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda, ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında...

Şimdiyse Gülhane Parkı'nın hali ortada. O ceviz ağacı halâ orada mı bilmiyorum ama Nazım'ın adam gibi aşkından sonra gördüğü sahnelerden haz ettiğini hiç sanmıyorum. Malum o güzel park artık olur olmadık insanların açık hava sevişme parkı gibi kullandıkları rezil bir yer haline geldi.

Hatırlıyorum, henüz 5-6 yaşındayken annem ve babamla birlikte gitmiştik Gülhane Parkı'na. O zamanlar orada bir hayvanat bahçesi vardı. Ceviz ağacından haberim yoktu ama kafesteki hayvanlar inanılmaz ilgimi çekmişti. Bir de lunapark alanı vardı. Babamın yanında çarpışan arabaya binmiştim. Arkadan çarpan bir mini trafik canavarı yüzünden de burnum yalandan koydukları direksiyona çarpmıştı. Dün gibi hatırlarım o sızlamayı, anlatmam mümkün değil. Babamla en çok eğlendiğim ilk ve tek anım oydu zaten. Sonrası yok...

Şimdiyse benim, benim gibilerin ve en önemlisi Nazım'ın izlerinin olduğu o park...

Fazla uzatmayacağım. Bu gün bir elveda değil bir merhaba demek istedim ona. Ölümünün 61. yıl dönümünde, hayatım boyunca önünde saygıyla eğilmek istediğim bir kaç adamdan birine can-ı gönülden bir merhaba!

Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.

Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.

Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var.
Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a.
Yapraklarım gözlerimdir, şaşarak bakarım.
Yüz bin gözle seyrederim seni, İstanbul'u.
Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.

Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.


ÇİSEM SOYLU
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>