Yaz biterken, son balkon keyifleri… (Nilhan Fidan)
Bu balkonda baharı karşılayalı en fazla ne kadar olmuştur ki… Ama yaz bitiyor. Aylar önce battığı yerde bile değil güneş; gökdelenin ve bulutların arkasından batıyor. Hava yine de nefis. Esinti tam kararında. Kâh trafiğe kâh komşu balkonlara ve teraslara bakıyorum. Benim gibi tek başına oturanlar da var, terasta barbekü keyfi yapanlar da. Gördüğüm kadarıyla, benim dışımda hemen herkes sigara içiyor.
İstanbul, bulutlu bir Pazar akşamında; ben de saatler kalan hafta içinin depresyonundayım. Artık rengi bordonun en koyu tonlarına dönmüş, yıllanmış Porto şarabımın son kadehi bu akşam devrilecekmiş demek. Sandeman’le birazdan vedalaşacağım. Kendisini seneler önce doğum günü hediyesi olarak benimle tanıştıran Portekizli arkadaşıma da selam edeceğim.
Bir uçak, belki de Lizbon’a gidiyordur.
Hızla kayan tül bulutlar, kim bilir nerelerden sürüklendiler görüş açıma.
Evet, bitiyor ama güzel de yaşandı bu yaz. Açıkhava ve Kuruçeşme Arena’da konser oldu, Yeniköy, Bebek, Nişantaşı, Arnavutköy, Tarabya, Moda, Ortaköy, sahil yolunda yürüyüşler, Ege’de deniz – kum – güneş oldu. Açık havada oturmanın, sabah aydınlıkta işe gidip akşam gün batmadan işten çıkmanın keyfi oldu. Günler uzadıkça zaman uzadı, zaman genişledi sandık. Şimdi günler kısalıp hava geç aydınlanıp erken kararmaya başlarken aldı mı bizi bir korku.
Bu kış nasıl geçecek? Yine karlar mı kapayacak yolları yoksa işlerden biz mi kapanacağız ofislere?
DİĞER ADRESLER 
