KÖŞE YAZILARI | ASLISIN

Gerçeküstü

Çok merak ediyorum, nasıl bakacak gözleri, neler hissedecek, beni görünce. (Aslı Temiz)
 
   
 
 
     

Kar durdu. Trafik açılmadı hala ama erkenden yola çıktığım için, geç kalmadan ulaşacağım. Eminim bundan. O da gelecek mi acaba vaktinde? Benim gibi erkenden heyecanla hazırlanıp yola koyuldu mu?
Çok merak ediyorum, nasıl bakacak gözleri, neler hissedecek, beni görünce.
Yıllar geçti son görüşmeden bu yana. Son görüşmemiz kanlı olmuştu, hiç iyi ayrılmamıştık. İçimiz çıkana kadar ağlamış, kavga etmiş, birbirimize en zayıf yerimize dokunacak kelimeler sarf etmiştik, sırf acıtmak için. Ayrılığın hıncını almak için. Ama her yaşanan kavga gibi bu da söndü gitti, külü bile kalmadı içimizde.

O gün yıllar sonra aradığında beni "çok merak ediyorum seni, az zamanım var, yarın görüşelim" diye çağırdığında, hiç tereddüt etmeden "tamam" dedim. Çünkü ben de merak ediyordum, sesini duyunca, eskisi gibi hissetmediğimi fark etmek de rahatlatmıştı. Kolayca kabul etmem bundandı. Yine de bir heyecan var işte içimde. Demek ki duygularım o kadar da körleşmemiş.

Tabii heyecanımın onunla hiç alakası olmayabilir de.
Belki bu benim geçmişi özlemle düşünmeye meyilli oluşumdan. Eski şarkıları, eski bir kokuyu duyduğumda hemen durulup, hülyalara dalmayı sevmemden. Geleceği düşünürken şen şakrak, neşeli olup geçmişe daldığımda hüzünlenmemden.
O zaman bu özlem ona mı yoksa geçmişe mi diye sormanın ne anlamı var?
Onu görmek, geçmişe gitmekse varsın gidelim. Şimdiki duygularla geçmişi yaşamak nasılsa farklı olacak.

Kestirmek güç. Gözlerde bir an parlayan bir ışık veya solgun bir tebessüm, birbirini görmekten duyulan mutlulukla.
Ne olursa olsun, hayat güzel!

-------------------------------------------------------------------------------

Tam vaktinde oradaydım. O da öyle.

Uzaktan bir an için birbirimizi fark ettiğimiz anda aramızda gidip gelen elektrikle sanırım Rumeli Hisarı'nı aydınlatabilirdik. Yaklaştıkça derin derin nefes alıp, "tamam sakin Aslı" diye telkinde bulunmaktan ne düşündüğümü bile hatırlamıyorum. Ama içime söz geçiremedim. Son adımlarda hızlandım, o da bana doğru geldi ve birden sarıldık birbirimize. Bir süre de öyle kaldık.

O sarılmayla geçmişe gittik ve geçmişin güzel anılarında hapsolmak istedik sanırım. Kokusu, sarılışı hiçbir şey değişmemiş. Gözlerindeki pırıltı da öyle. Konuşmadan yürümeye başladık. Belki beş dakika öylece yürüdük sahilde. Sonra hadi gel karşıya geçelim bir yere oturalım, dedi.
Başımla tamam dedim ve takıldım peşine. Arkasında kaldım bilerek, eskisi gibi yürüyüşünü, saçlarını, omuzlarının hareketini izledim bir süre. O zaman ne hissediyorsam aynısını hissettim.

Hani zaman ilaçtı, hani kül bile yoktu ortada? Her şey orada öylece duruyordu bıraktığımız gibi. Ayrıldığımız günkü hınçtan, sevgiden doğan sahte nefretten iz kalmamıştı, zaman sadece onları süpürmüştü demek.

Oturduk her zamanki yerimize, mekan değişmişti. Şık ve anlamsız bir yer haline gelmişti. O zamandan beri gelmemiştim buraya.

Hiçbir şey konuşamadık yine. Bakıyorduk birbirimize, anlamaya çalışıyorduk geriye ne kaldı kalbimizde? Yoksa her şey yerli yerinde mi hala, diye.

- Şu anda öpmek istiyorum seni. Eskisi gibi elimden her an kaçacakmışsın gibi sımsıkı tutup, bırakmadan.
- Zaten hep kaçacağımdan korkmakla geçirdin zamanı. Tadını çıkarmadın hiçbir öpüşmenin, sarılmanın. Doymaya çalışmadın, hep aç kalacağın zamanı düşündün.
- Evet, senin ne kadar payın var bunda hiç düşündün mü?
- Ben özgürlüğümden vazgeçmeden sevilmek istedim, hala da öyleyim. Sen bana öyle sarıldıkça ben uzaklaşmak istedim. Korktum, ya istediğim an uzaklaşamazsam senden diye.
- Hapseder gibi sevdim seni değil mi? Hapsetmek istedim ama beceremedim.
- Evet, bütün kavgamız da buydu zaten.
- Gördüğün gibi hiçbir şey değişmemiş. Ne sana olan tutkum ne de hapsetme isteğim! Onun için de gidiyorum şimdi. Aynıyız hala ve tekrarlar insana ancak acı verir. Geldiğim için çok mutluyum. İyi ki istemişim seni görmeyi.

Gördüm, kendimle yüzleştim ve gidiyorum.
Hoşçakal eski sevgili...

Evet, ne olursa olsun hayat hala güzel!


ASLISIN
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>