Kimse bilmez içinde ne fırtınalar kopar. Kimse duymaz yardım çığlıklarını, sesin çıkmadığından. Gamsız insancıkları gösterirsin başkalarına. Ama kocaman bir baykuş oturur yüreğinde. Ne çektiğin acıları kabullenirsin, ne derdini anlatırsın. Seni tanıyan ya da tanımak isteyen biri ancak gözlerini muhatap alırsa gerçekten tanır gerçek seni. Konuşurken bakışlarını kullanırsın kelimeler yerine. Çarçabuk konuştuğun gibi yaşarsın hayatı da. Geçiştirerek, sıradanlığına inandırarak kendini.
Değerlerin yokmuş gibi davranırsın ama en sağlam halinle bağlanırsın hayatta inandıklarına. Hep ulaşmak istediğin bir hedef vardır. Biri biterse biri başlar. Kimseden medet ummazsın asla. Kendin düşsen bile yine kendin kalkarsın. Derdini değil paylaşmak, varlığına inanmak bile zor gelir sana. Herkes bir halinle tanır seni, işine geldiğinden, belki tanındığın gibi olmak istediğinden; gamsız. Paylaşıldıkça azalanın acılar olduğunu hep unutursun. Yorgunluğunun nedenini bilen biriyle biteceğini. Dinlenecek bir omuza ihtiyacın olduğunu kabullenemezsin bir türlü. Unuttuklarını hatırlatan biri çıkarsa karşına, görmezlikten geliverirsin. Çünkü bildiğin; güvenmek iyidir, ama güvenmemek daha iyidir. Güvenilmek, güvenmekten her zaman daha iyidir. Felsefen belli, amacın belli, kendi çizdiğin yolda etrafına bakınıp manzara seyrede seyrede, yolun keyfini çıkara çıkara ilerlersin. Hata yapmak sana uzaktır her an temkinli olduğundan. Dünyanın en umursamaz temkinlisisin sen. Her adımın dikkatli ama dışarıdan görüntün ihtiyatsızdır senin. Rakiplerin tavşan sen kaplumbağa misali. Acılarını içine atarak büyütenlerden değil,orada eritenlerdensin. Seni kemirmek yerine daha da yeniliyorlar sanki içeride. Herkesin yaşaması gereken hayat belki seninki. Ama nereye kadar dayanabilir ki insan, içini dışına vurmadan. Ne kadar saklayabilir ki insan acısını,ne kadar önleyebilir gözlerindeki ışığın sönmesini.
Kendine bile acımadığından acımasız görünürsün etrafa. Kim ölmüş kim kalmış ilgisiz. Kimin canı ne kadar yanıyor aldırmaz tavırlarla bakınırsın ama en büyük desteği olursun insanların. Kıyamazsın aslında. Sen aldırmazsın ama kendi hesabına. Onlar senin gibi bakamadıklarından hayata, kırılıverirler. İzin vermezsin ezilmelerine. En sakat kalmış duyguların, en sağlam koltuk değneği olursun hep.
Kim bilir belki de kendine değil başkalarına verdiğinden önem sıranı, vakit kalmaz kendi dertlerine. Sıra gelmeyen hep senin acıların olur. Sen de ister istemez, bastırır onları yaşarsın hayatını;yüzeyden yüzeyden. Kabasını alırsın yaşamın bir anlamda. Adını koyar tadını çıkarırsın duygularının. Onlara yenilmeden, hissedip de kaptırmadan yaşarsın. Duyarlı vurdumduymazım, yufka yürekli gaddarım, gamsız baykuşum benim…
https://twitter.com/#!/Fername
http://www.facebook.com/pages/Ferhan-Petek/40815501931
FERHAN PETEK
YAZARA E-POSTA GÖNDER