KÖŞE YAZILARI | ITIR SEMA ERTAŞ

Bazen

"Bazen yastığına sarılıp uyuduğun kendisindir… Ve bazen ne kadar ketumsundur kendine, kendini kendinden saklayarak…" Itır Sema Ertaş'ın yeni yazısı...
 
   
 
 
     
BAZEN

Bazen yastığına sarılıp uyuduğun kendisindir…

Ve bazen ne kadar ketumsundur kendine, kendini kendinden saklayarak…

İçini açıp dökemezsin içindekileri, saçılır da toplayamazsın diye kendini…

-------------------------------------------------

O an geldiğinde bütün gemileri yakmaya çoktan hazır oluyorsun, çoktan…

O hiç olmayacağını sandığın an, hiç düşünmediğin, hiç aklının ucundan geçirmediğin, senden yüz binlerce kilometre uzakta olan an…

Karanlık çöktüğünde bir bir sönen ışıklar gibi, umudunun sönen bir ışıkta kaldığı an, gözlerini karanlığın içini görecekmiş gibi sonuna kadar açtığın an, aslında sonsuza kadar kapamak istediğin belki…

Öylece her şeyden vazgeçip, her şeyi bırakıp, hiç olmamış gibi, yıllar sonra cismin hiçliğe karışmış sadece hatırlanacak bir isim gibi, ağacı süsleyen o yaprak sen değilmişsin gibi, süzüle süzüle hayatı yırtıp başka sonsuza gözünü açmayı istemek gibi…

Güneş, doğmakta neden hiç acele etmiyor? Gece şehre karanlığını yayarken neden bu kadar iddialı?

İnsan başka bir varlıkla nasıl bu kadar güçlü hissedebiliyor ve yokluğunda nasıl bu kadar ıssız kalabiliyor?

Ve her şeye rağmen hayat nasıl da devam ediyor…

Oysa neler neler çıkıp gitti hayattan, neler neler koptu bir yaprak gibi her birimizin içinde…

Çok özlemek hiçbir şeyi çözmüyor, özlemekten başka bir şey yapmıyorsan…

Ya da kabullenmişsen bunları, yana yana, kendini tüketerek yeniden doğmayı. Ondan habersiz, o olmadan, kendinle çok gizli bir sırrı paylaşır gibi kendi kendine anlatırsan bu masalı…

Tek kişilik evinde ne çok misafir ağırlarsın, ne çok gelenin gidenin olur, ne çok yalnızsındır o kadar çokken kalabalığın…

Ne kadar cömertsindir dağıtırken kendini…

Bazen nasıl hain, bazen de ne kadar şefkatlisindir kendine…

Bazen nasıl da kendini bir kağıt gibi yırtıp atmak istersin, bazen kimsenin duymadığı merhameti hissedersin…

Bazen yastığına sarılıp uyuduğun kendisindir…

Ve bazen ne kadar ketumsundur kendine, kendini kendinden saklayarak…

İçini açıp dökemezsin içindekileri, saçılır da toplayamazsın diye kendini…
Doldurursun tıka basa, hazmedersin içindekileri, büyürsün, eskirsin, eskitirsin…

Sonra bir çocuk gözlerinde arasın saflığı, gülüşünde, duruşunda. Kaybettiğin her şeyi ona yükleyip, inandıklarına inanmaktan vazgeçip, bir çocuk gülümseyişinde hayat bulursun yeniden…

Sevgiler

Itır…
itir.sema@gmail.com





ITIR SEMA ERTAŞ
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>