Şimdi soruyorum sana ve kendime, içimden akanlarla anlatmaya çalışıyorum;
Ne bir adım öndesin sen, ne ben bir adım geride.
Benzer aşklar bizi eşit kılmış sadece, ne zaman ve nasıl yaşandığının önemi yok,aynı kişi olsa da.
Bu bir yarış değil. Sakın öyle görme,Senin baktığın pencereden bakamam ve anlayamam, ancak anlamaya çalışırım, kıyaslamadan.
Yanında dururum, acını gördükçe sırtını sıvazlarım başkası gelme elimden, zamanında elimden kayan için. Avuçlarımın kanadığı yılların da hesabını kimseye sormam, hesap verecek olanlar onlar, karışamam Tek olanın işine.
Hayat zaman zaman önümüze tekrar çıkarır yaşadıklarımızı, imtihandır her an olduğumuz gibi.Ne kadar ders aldığımızı sorgular.
Ve gün gelir ben çok geride bıraktım, yüzleştim acılarımla, mutluluklarımla dediklerin ,bir bakarsın öyle değilmiş.Pat diye karşına dikilir üstüne bir de sırıtarak.Oysa senin hiç gülesin gelmez bu duruma.
Bir volkan patlaması ile sus pus kalırsın, yangının ateşi sadece seni yakar, kıvılcımlarını sıçratmamak içindir lal oluşun.Onlar senin küllerinin ateşidir, seninle ilgilidir, yakarsan yanarsın ya onu bildiğinden de susarsın.
Döktüğün gözyaşları seni yine aynı sebepten yıllar sonra ziyarete gelir, bu sefer yanmaz yanakların, yüreğin acımaz eskisi gibi.Korkmazsın en önemlisi.
Şükür dersin bin kere.
Bir selam çakacak gücü kendinde bulursan ne ala geçmiş için.
Geçirmişsindir çünkü tadıancak bugün güzeldir.Eski tat damağında yoktur artık.
Şimdi sorarım sana, aşk bizi eşit kılmaz mı ?
Eşit olmak, hem aynı olmak gibidir hem de değildir,herkes ve herkesin yeri de ayrıdır.
Tadı aşık olanlara göre değişse de, aynı olan aşkdır,
Maşuk kişi gibi.
Sevinç ÇAKMAZ
15 Mayıs 2015
İnstagram: Sevinç Çakmaz
Twitter: sevinccakmaz
Facebook Sevinç Çakmaz
SEVİNÇ ÇAKMAZ
YAZARA E-POSTA GÖNDER