İnsanlar yalnızlaştı, antideprasan kullanımı arttı, dayanışmalar ve dostluklar seyrekleşti, can sıkıntısı en büyük sorunlardan birisi haline geldi. Bilgisayar ve uyuşturucu bağımlılığı da küresel bir sorun olarak hızla yayılırken, globalleşen dünyanın değiştirdiği en önemli şeylerden biri de birçok kimliğin insanoğluna aynı anda yüklenmesiyle kültürel kimlik sorununun ortaya çıkması oldu.

Küreselleşmenin yol açtığı sorunlar, psikiyatrik bozuklukların gelişmekte olan ülkelerde artan yaygınlığı ile kendisini göstermektedir. Psikiyatriye artan ilgi bunun yeni bir sektör hâline gelmesine neden oldu. Psikiyatri sektörü ciddi bir şekilde Türkiye’yi de etkilemeye başladı. Psikiyatri ve Psikoterapi Uzmanı Dr. İnci Şen bu konuda; Almanya’da yaşayan 3 milyon 90 bin Türk ve Hollanda’da 450 bin vatandaşımız içinde psikiyatrik sorunları olan ve tedavi gören insanların kendi ülkelerinde ciddi şekilde psikiyatrik tedavi görmeleri ve lisan sorunlarıyla karşılaşmamaları için tedavinin gerekli olduğunu söylüyor.

“Türkiye “Sağlık Turizmi” Cenneti

Türk-Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı'nın da (TAVAK) katkısıyla Hollanda’da başlatılan atılımda, Hollanda’daki Türk kökenli psikiyatri hastaları yurt dışında yaşadıkları yerden Türkiye’ye gelip burada tedavi görmeye başladılar. Türk psikiyatristlerinin ve aynı zamanda Türk psikolog ve sosyal danışmanlarının katkılarıyla tedavilerini yaptırmaya başlayan bu kişilerdeki başarıdan sonra Almanya’da kendi ülkesinde psikiyatrik sorunlar içinde olan Türkleri önümüzdeki yıldan itibaren ikişer haftalık süreyle İstanbul’a göndermeye başlayacak.

“Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayan 5,4 milyon Türk’ün arasında psikiyatrik sorunları olanların sayısı büyük ölçüde artıyor”
Psikiyatrik sorunların artıyor olması psikiyatrik sektöre önem kazandırıyor. Dr. İnci Şen “TAVAK Vakfı ile yürüttüğümüz araştırmada AB ülkelerinde Türkçe konuşan psikiyatr sayısının oldukça az olduğunu tespit ettik. Zaten onlarda büyük ölçüde sorunlarla başa çıkamaz hâldeler. Bu nedenle Türkiye’deki tedavi ilginç ve cazip bir konu haline geldi. Bu konuda önümüzdeki yıllarda Türkiye’ye büyük bir olasılıkla Fransa, Avusturya ve İngiltere’den de hastaların gelmesini bekliyoruz.” dedi.

“Irkçılığa, İslamofobiye ve Türkofobiye Savaş”

AB’nin 18 ülkesinde radikallere karşı savaş projesi kapsamında ırkçılığa, İslamofobi ve Türkofobi uygulayanlara karşı ciddi bir direniş ve eylem oluşturuluyor. Bu projeye ilk defa AB dışında Türkiye dahil olmuş bulunuyor. Müslüman kültürün yurt dışındaki yansımalarının bir çeşit fobi olarak atfedilmesi, üzerine çalışılması gereken başka bir psikolojik boyutu oluşturuyor.
Dr. İnci Şen “Türkiye sağlık turizminde önümüzdeki yıllarda daha da önem kazanacak. Sağlık sektöründe alt yapı gün geçtikçe gelişiyor. Bugün itibariyle 450’nin üzerinde özel hastane ve devlet hastanelerinde de olumlu gelişmeler gözlemleyebiliyoruz. Eğer tüm bunları göz önünde bulundurursak Türkiye çok önemli bir konumda olacak.” dedi.