KÖŞE YAZILARI | ÇAĞATAY ÖZTÜRK

Yaşamı Öylesine Yaşasam İstiyorum

Bugün doyasıya hüznü yaşamak istiyorum. Bilir misiniz doyasıya hüznü yaşamak ne demektir? (Çağatay Öztürk)
 
   
 
 
     

Bugün doyasıya hüznü yaşamak istiyorum. Havanın aydınlığı, güneşin parlaklığı, denizin mavisi, çimenlerin yeşili hüznü yaşamama engel değil...

Kayıplarıma hayıflanıyor, kazançlarım için endişeleniyorum. Hüznü yaşamaya engel olamıyorum. Kimseyi tanımadığım, kimsenin beni tanımadığı uzak diyarlara gitmek istiyorum. Vefasızlığın adını uçsuz bucaksız göklere alabildiğince haykırmak istiyorum. Yargılanmadan, yadırganmadan yaşamak istiyorum. Kalbimin alabildiğince şeffaf gözüktüğü, iyi niyetimin herkesce algılandığı, sahtekarlıkların ‘meziyet’ olmadığı, asaletin ‘eziyet’ olmadığı bir yere gitmek istiyorum...

Eğer sahiciyse hüznü yaşamakta güzel. Hatta biraz melankoli. Sahte mutluluklardansa, sahici hüzünler daha derin bir his uyandırıyor içimde. Ödünç yaşamlardan çalınmış, sahte mutluluklar bana göre değil. Kavak yellerinin savurduğu rüzgarda uçmak, kaybolmak istiyorum. Mehtaplı gecelerde şarkılar söylemek istiyorum, sesimin renginden oluşan gökkuşağının arasından izlemek dünyayı...

Çırıl çıplak soymak istiyorum ruhumu. Herkes görsün istiyorum, içimi benliğimi...Sonra herkesin utandığı göstermekten çekindiği ‘ego’mu sermek istiyorum gözler önüne. Bir kuş gibi daldan dala konmak, sonra uçmak gözden kaybolmak istiyorum. İnanmak imkanızlığın sınırlarına. Aniden ağlamaya başlamak, sonrasında gülmek istiyorum. Kimse beni susturmasın istiyorum. ‘Ben’ demeye korkmadan yaşamak istiyorum...

Fırtına olsa ama ben fırtınada kaybolmasam istiyorum. Karşı koysam fıtınaya olabildiğince. Gel diyenlere gitmesem istiyorum. Gitmek istediğim yeri ben belirlesem diyorum. Tanrının beni unuttuğunu sandığı bir anda ona kendimi hatırlatsam. Sonra Tanrı beni hiç unutmasa istiyorum. Hayata bir daha vursam, kaygısızca, arsızca ve korkusuzca. Korkususuzca istediklerimi söylemek istiyorum.

Fark etmeden kalp kırmak, sonra özür dilemek herkes gibi. Ardından tövbe etmek istiyorum hatalarıma. Bir an için herkes gibi olmak, hatalarımdan hiç birşey öğrenmesem perişan olmak istiyorum. Mutlu etmek birilerini. Sevsem ama sevilmesem diyorum. Sevilmeden sevmek nedir bilmek..Öfkemi yenmeden uçurumun eşiğinde durmak öylece bakmak yaşam ile ölüm arasındaki ince çizgiye. Nefes alamamak. Ama yaşamak. Birilerine bakıp durmak, onlar beni görmeseler istiyorum. Gün sona erdiğinde, kendimi gölgemin etrafında kaybetmek istiyorum. Işıkları yakmadan dünyanın aydınlandığına tanıklık etmek istiyorum. Ağırlaşan havayla birlikte yere yığılmak. Kaldırımlardaki her iz beni aradıklarıma götürsün istiyorum. Evimden hiç çıkmasam diyorum. Kendimi hapsetsem yalnızlığın sınırlı aydınlığına, sonsuz karanlığına...Yani yaşamı öylesine yaşasam diyorum, benden öte bir ben gibi, ve istediklerimi korkusuzca söylemek ‘istiyorum’.

Bir kez daha sizlerle paylaştıklarımı okuduğunuz için gözlerinize sağlık. Hoşça kalın. Mutlu kalın. Bu arada unutmayın, her hoşça kal bir merhabadır aslında.

Çağatay Öztürk
Psikoterapist
oztuc@aol.com


ÇAĞATAY ÖZTÜRK
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>