GABİ'DEN ÖZEL SOSLU MAKARNA
MALZEMELER:
1 paket kelebek makarna
150 gr. taze çekilmiş kıyma
3 kaşık salça
PUL BİBER
Kekik
Sevgi
yoğurt
HAZIRLANIŞI:
Likenight gecesinden sonra alınamayan uykunun üzerinde sabahın 7’sinde işe doğru yola çıkınız. Tüm gün uykusuz çalışın ve akşamında kabileyi doyurmak için eve dönünüz. Eve dönüş yolunda “kuzucuklarıma ne pişirsem” sorusu eşliğinde kendinize en yakın markete atıveriniz. Yemek konusunda başarıyla sonuçlanan tek bir deneyim olmaması gerçeğini sürekli aklınızda tutarak “risk” derecesi en az olan makarna’yı tercih edin. Malzemelerinizi satın aldıktan sonra yolunuza devam ediniz.
Eve adımınızı atar atmaz “deneyimli aşçı” kimliğine bürünerek emin adımlarla mutfaktaki egemenliğinizi kurunuz. “Ne yaptığımı biliyorum” tavırlarında size yardım eden “çıraklarınızdan” destek malzemeleri isteyiniz ve onların size hayran kalmalarını sağlarken içinizdeki “ Allahım n’olursun bu sefer bu yemeği yapabileyim” duasını sık sık tekrarlayın.
Makarnanızın suyu kaynar kaynamaz hepsini suya bırakıveriniz. Ayrıca birbirlerine yapışmamaları için azıcık zeytinyağı koyunuz. Tabii ki de göz kararı tuz da koyunuz, unutmayınız. Makarnanız suda şişip, piştiği sürede, ayrı bir tavada sosunuzu hazırlamaya başlayınız. Eğer teflon tarzında bir tava kullanıyorsanız tahta kaşık kullanınız ki anneniz size kızmasın(tecrübeyle sabittir).
Önce birazcık yağ koyunuz ve kızdıktan sonra kıymanızı kavurmaya başlayınız. Tam olarak ne kadar kavurmanız gerektiğini söyleyemeyeceğim ancak rengi değişmeye başlıyor ve tane tane oluyor. Bu kıvama geldiğinde içinizden ona kadar sayınız ve sonra 3 kaşık salça ekleyiniz. Anneme göre 3 kaşık salça çok fazlaymış ama sosum zengin duruyor, kararını size bırakıyorum. Salçanızla birlikte 2 fincan(kahve fincanından bahsediyor) su ekleyiniz. Karışımını iyice karıştırarak kaynatınız.
Bu arada makarnanız pişmiştir onu alınız ve bir süzgeçten geçiriniz. Siz tüm bu işlemleri yaparken kuzucuklarınız ayağınızın altına dolaşacaktır ve ümit dolu gözlerle size bakacaklardır. Tam bu noktada “anaç” duygularınız kabaracak ve çok mutlu olduğunuzu fark edeceksiniz. Bu düşünceler içerisinde süzgeçte duran makarnanın pişip pişmediğine bakmayı da unutmasanız diyorum! Ben unuttum ve azıcık sert kalmıştı ama bu kuzucuklarımı engelleyen bir durum değildir. Ancak unutmayınız ki her kuzucuk benim kuzucuklarım gibi olmayabilir.
İşte makarnanız yenilmeye hazırdır, tabaklara koyunuz lütfen. Önce makarnayı koyun ve eğer benimkisi gibi azıcık sert olduğundan şüpheleniyorsanız üşengeçlik yapmayınız tekrardan kaynatınız. Yok benimle aynı yolu seçenler, yoğurdu da eklesin. Sonrasında hazırladığı muhteşem kıymalı sosu da koysun. Tam bu aşamada kuzucuklardan biri yanınıza gelip biberi bol koy, biberi bol koy diye hoplayıp zıplamaya başlarsa, onu mutlu etmek için biberi koymaya başlamayınız. Önce kavanozun kapağını kontrol ediveriniz. Yoksa resimdeki makarnanın aynısından yapabilirsiniz.
Tüm bu aşamaya geldiğinize göre “afiyet olsun”.
Not: Doğuştan gelen yeteneksizliğimle hazırladığım bu makarnamdan ikişer tabak yiyen kuzucuklarıma, yeteneğimi tüm okuyucularıyla paylaşan Mutfak Teyze’ye, en uzun yemek tarifini okuma zahmetine katlanan sizlere, bu blogun hosting hizmetini sağlayan, interneti bizlere ulaştıran vs.. herkesi öper, güzel yemekli günler diliyorum.
Gabriela Olaru
gabrielaolaru@hotmail.com
www.gabrielaolaru.com
Daha başka yemek kazaları için:
GABRIELA OLARU
YAZARA E-POSTA GÖNDER