KÖŞE YAZILARI | İLKAY CAM

Giyim Eşyaları: Şahane Kalabalık!

Yarın sadece bir bavul eşya götürebileceğiniz uzun bir yolculuğa çıksanız hangi eşyaları alırdınız? (İlkay Cam)
 
   
 
 
     

Sokağa çıktığımızda görüntümüz insanlara şöyle bağırır “Hey! Bak ben ne kadar da zevkli bir insanım! Ayrıca bu marka çantayı kullandığıma göre fakir olmadığımı da anlamışsındır. Dikkat ettiysen bu kıyafetle çok ince ve fit görünüyorum yani partnerliğe kesinlikle uygun bir adayım üstelik performansım da harika! Kılık kıyafetimden ve saç biçimimden eğitimli olduğumu da anlamış olmalısın! Ne kadar harika olduğumu görüyor musun? Üstelik bütün bunları sana ağzımı bile açmadan söyledim!” Kim ne derse desin giyim icat olduğu ilk günden beri diğerlerine sizin sosyal sınıfınızı anlatır, her kıyafet birer üniformadır ve 21. yüzyılda her birimiz bir üst sosyal sınıfa mensupmuş gibi giyinip hile yaparız. Bu da gardırobumuzda bir karmaşaya ve kalabalığa yol açar çünkü asıl beğendiklerimizin yanı sıra olduğumuzu iddia ettiğimiz kişi için de alışveriş yaparız.

Bir kaç yıl önce ünlü bir assolistin konserlerde giydiği milyonlar değerinde yüzlerce tuvaletini muhafaza edebilmek için 4 odalı bir daire tuttuğunu duymuştum şimdilerde ikinci daireyi arıyormuş çünkü tuvaletleri oraya da sığmaz olmuş.

Benim Güzel Gardırobum!

Giyim konusunda ünlü bir ekonomistten uyarlanmış kuralı size aktarmak isterim “Zamanınızın % 80’inde gardırobunuzdaki kıyafetlerin % 20 sini giyersiniz” Bir başka deyişle gardırobunuzun en iyimser tahminle yarıdan fazlası ihtiyacımız olmayan eşyalarla doludur. İçinde kendimizi hem rahat, hem güzel, hem de şık hissettiğimiz çok az giyim eşyamız vardır. Çoğunlukla güzel olanlar rahatsız, rahat olanlar uygunsuzdur ya da şişman gösterir, rahat ve güzel olanların da çoktan modası geçmiştir. Aynı kural ayakkabılar için de geçerlidir, zarif ve topuklu olanlar rahatsız, rahat olanlar kaba ya da topuksuzdur, en güzellerini de giyecek yer bulamazsınız.

Bir kısım kıyafeti zayıflayınca giymek için bir kısmını da şişmanlama ihtimaline karşı elde tutarsınız. Çok beğenerek aldığınız ve dünya kadar para verdiğiniz için atamadığınız bir başka grup daha vardır ki ya dar gelir, ya rahatsızdır, ya ilk günden beri size yakışmamıştır, ya da renkleri gardırobunuza uymadığından bir türlü kombine edip de giyememişsinizdir.

Yarın sadece bir bavul eşya götürebileceğiniz uzun bir yolculuğa çıksanız hangi eşyaları alırdınız? Gardırobunuzun karşısına geçin, önce size dar veya bol gelen kıyafetleri ayırın, sonra rengini beğenmediklerinizi, ardından rahatsız olduğu için giymediklerinizi, modası geçmişleri, kuru temizleme ya da ütü gerektirdiği için giymeye korktuklarınızı, kumaşı terleten-üşüten-kayan ya da hoş bir his bırakmayanları, hepsini çıkarın. Gardıropta kalanlardan söküğü, yırtığı olanları, eskimiş ve yıpranmışları da ayırın, son bir kez göz atın ve sevmediğiniz ya da size yakışmadığını düşündüğünüz bir şeyler kalmışsa onları da eleyin. Geriye kalanların azlığı ödünüzü koparsa da aldırış etmeyin, önce onarılması gerekenleri ayırın, daha iyisi hemen o gece bu işi halledin ya da ertesi sabah terziye götürün.

Eskimiş, rengi solmuş, sarkmış veya çekmiş olanları evde temizlik yaparken giyebilir ya da çöpün yanına bırakabilirsiniz. Bu parçaları dikkatle inceleyin, neden onları eskitecek kadar çok giydiniz? Bu parçalar sizin tarzınız ve beğenileriniz hakkında çok şey anlatır, belki de yeni bir şeyler alırken bunları hatırlamalısınız.

Bedeninize uygun olmayanları ve kumaşını sevmediklerinizi arkadaşlarınıza ya da ihtiyacı olanlara verin. Ne kadar yeni olduğunun bir önemi yok, dört mevsim görüp de giyilmemiş bir kıyafete ihtiyacınız yok demektir, bu temel bir kuraldır.

Kuru temizleme ve ütü gerektirenleri iyice inceleyin gerçekten sevdiğiniz parçaları korkmadan giyeceğinize dair kendinize söz verin. Eğer eşyalarınızı yeterince azaltmayı başarırsanız ütüye vaktiniz kalacaktır. Buhar makinesi gibi ütüyü kolaylaştıran bir şeyler satın alabilir ya da ütü sizin için bir eziyetse bunun için bir dostunuzdan ya da bu işi meslek edinmiş kişilerden yardım alabilirsiniz. Bir çok kuru temizlemeci de ütü hizmeti verir.

En Büyük Meydan Okuma: Alışveriş!

Alışveriş bağımlısı bir tanıdığım vardı, bir şeyi beğendiği zaman her rengini ve her modelini alırdı, elbette daha sonra sadece tek bir tanesini yani en beğendiğini kullanırdı. Evinin bir odası etiketi hala üstünde yüzlerce ayakkabı, bluz, elbise akla gelebilecek her tarzda kıyafetle doluydu, bu karmaşayı düzene sokmaktansa çıkıp yenilerini almak ona daha kolay geliyordu, çok da zengin olmayan ailesi ve erkek arkadaşı birkaç kez kredi borçlarını ödemek zorunda kaldılar, maaşı tamamen borçlarına gidiyordu ve bu duruma canı o kadar sıkılıyordu ki birazcık kafasını dağıtmak için çıkıp alışveriş yapıyordu!

Alışveriş alışkanlıklarınızı değiştirmedikçe fazla eşyadan kurtulmak sadece geçici bir çözümdür. Alışveriş yaparken evdeki kalabalığı ve kredi kartı borcunuzu aklınızda tutun. Giymeyeceğiniz her parça eşya evdeki kalabalığı arttırır ve kredi kartı borcunuzu şişirir. Bir giyim eşyası rahat, modaya uygun, beğendiğiniz renkte olmalı, üzerinizde güzel durmalı ve gardırobunuzda onunla giyeceğiniz birden fazla kıyafet olmalıdır. Bunlardan birisi bile eksikse almayın, hatta hepsi tamam olsa bile içinize sinmezse yine almayın. Bir müddet sonra daha fazla düşünüp daha az almaya alışacaksınız.

Bir dükkana girdiğinizde kendinizi oradan bir şey almaya mecbur hissetmeyin. Hatta bir şey satın almadan çıktığınız dükkanlar için kendinizi kutlayın. Çok beğenmediğiniz, kendinize layık bulmadığınız ıvır zıvıra yaptığınız gereksiz harcamalar olmasa belki de o pahalı çantayı ya da çok iyi ısıtan anorak montu alabilecektiniz. Şu soruyu daima hatırlayın “Bu olmadan yaşayabilir miyim?” unutmayın her gün boşa harcanmış 10 lira yılda 3 bin 650 lira eder.

Sezon sonu indirimlerinde çok dikkatli olun öncelikle o eşyalar 8-9 ay giyilmeden evinizde yer kaplayacak, ayrıca ertesi sezon modaları da geçmiş olacak. En akıllıca sezon sonu alışverişi mayo ve bikinidir çünkü ertesi sezon modası geçse bile sizi ıslak gezmekten kurtarır ayrıca Akdeniz gibi suyu çok tuzlu denizlerde tatil yapıyorsanız en iyi mayoyu bile iki sezondan fazla giyemezsiniz.

“Paparazzi” Bir Tür İtalyan Pizzası Değildir!

Moda sektöründe bile çalışsanız kimse sizden her gün başka bir kıyafetle işe gelmenizi beklemez. Ortalama bir geliriniz varsa her gün değişik bir şey giymek sizi daha ucuz ve daha kalitesiz şeyler giymeye mecbur bırakır. İnsanlar her bulduğunu deneyenlere değil stil sahibi olanları beğenir. Birbirine uyumlu renklerde az sayıda ve kaliteli birkaç parça eşya ile bir sezonu rahatlıkla geçirebilirsiniz. Aynı parçaları ufak tefek değişikliklerle giymekten çekinmeyin özellikle de kaban, ceket, ayakkabı ve çantaları tekrar tekrar kullanabilirsiniz. Farklı kombinler yapın, fular ile bluzların yakasını gizleyin, saçınız, makyajınız, takılarınızla genel havayı değiştirin. Tek parça elbiseler fazla kullanışlı değildir satın alırken dikkat edin, en azından bir ceketle giyebileceğiniz ya da yakasını farklı kullanabileceğiniz bir model olsun.

Size yakışan renkleri ve kesimleri saptamak için bir profesyonelden yardım almaktan çekinmeyin, bu sayede yapacağınız bilinçli alışveriş birkaç yıl içinde harcamanızı finanse edecektir.

Eğer paparazziler tarafından her gün fotoğraflarınız çekilmiyorsa, moda ikonu olarak korumanız gereken bir ününüz yoksa, giyiminizin sadece sizin zevkinizi yansıtması yeterlidir. Paris Moda Haftası’nda çarşaf çarşaf fotoğraflarınız basılıp rüküş diye yerden yere vurulmayacaksınız, rahat olun.

Bir bluzu ya da çantayı son moda da olsa beğenmeme hakkınız var. Biraz serinkanlı davranıp duygularınızla değil mantığınızla alışveriş yaparak hayat kalitenizi sandığınızdan çok daha fazla yükseltebilirsiniz.

Cimri olmadığınızı düşünebilirsiniz ama eşyalara bağımlılık sizin kendinizi güvende hissetmediğinizin göstergesidir. Ayrıca hayatın size getireceklerine ve geleceğinize de güvenmiyorsunuz demektir. Hayatınızı gereksiz eşyalarla tıkamayın, biraz yer açın ki yeni ve daha güzel nesneler hayatınıza girebilsin. Ayrıca yeterince yer açarsanız yeni fırsatlar hatta yeni bir sevgili bile düşebilir payınıza iyimser olun ve atın gitsin!


İLKAY CAM
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>