KÖŞE YAZILARI | REHA MUHTAR

Artık aşk da yok!!!

“Hadi ben de aşık olayım” dedirtecek, kadın ve erkeği özendirecek aşklar, ne kadar uzun zamandır yaşanmıyor hiçbir yerde..." Reha Muhtar`ın yeni yazısı...
 
   
 
 
     

ARTIK AŞK DA YOK!!!

“Hadi ben de aşık olayım” dedirtecek, kadın ve erkeği özendirecek aşklar, ne kadar uzun zamandır yaşanmıyor hiçbir yerde...

Tarih 2000’le başlayan yılları bu ülke için, bankalar, skandallar, mitingler, bayraklar, Avrupalar, Amerikalarla yazacak mutlak, ama esasen 2000’le başlayan yıllara damgasını vuran gerçek “artık aşk da yok” gerçeğidir...

Aşk gibi aşkların hemen hemen bittiği aşikardır...

Artık “magazin programı aşkları” sözkonusu ve bu programları eleştirenler bilmeliler ki “yoz, dejenere, cıvık, hafif, sabun köpüğü, traş, havagazı” diye yerin dibine batırdıkları bu programların esas özelliği hep bahsettikleri “aşk”ı toplum hafızasından silme becerileridir...

Gerçek aşkı toplumun hafızasından hep aşktan bahsederek ve saçma sapan her şeye “aşk” diyerek siliyorlar...

Aşkı pisleştiriyorlar çünkü, birbirine pislik ve çamur atanların bir süre önce yaşadıkları şey gibi gösteriyorlar...

Aşkı basitleştiriyorlar, havagazı ya da sabun köpüğü haline getiriyorlar, çünkü iki kelimede bir, her rating ya da tiraj getirecek olanı yeni bir aşka yelken açtırtıyorlar...

Ortada ne aşk var ne de yelken var ve sadece rating ya da tiraj olsun diye laf olsun torba dolsun misali atılan palavralar var...



***

Metropollerde elbette, günlük, gecelik, haftalık ya da aylık ilişkiler, aldatmalar, ihanetler, günübirlik sadakatsizlikler olacak...

Bunların yaşanması doğal ve aşkı öldüren bunlar değil...

Aşkı bitiren, bu programlardaki rol modellerle topluma şırıngaladıkları çamur ve pisliktir...

Gerçek olan şu ki, kadın ya da erkek farketmez, herkes yaşamına yön veren rol modellerle beslenir...

Rol modellerden etkilenir, onların yaptıklarından esinlenir, kendi yaşamında kurduğu paralelliklerle beslenir...

Modacı Faruk Saraç, “Nazara karşı ayetli gömlekler” yapıyor ve yarın onları “Tılsım Koleksiyonu” adıyla sergileyecek...

Adına da “meslekte 25. yıl” gibi alangirli bir etiket yapıştırıyor...

Oysa Atatürk’ün tüm şık kıyafetlerini orijinal haliyle yeniden üreterek, onun ne kadar şık ve Batılı bir lider olduğunu göstermeye çalışan Faruk Saraç’ın, bir yandan da “Nazara karşı ayetli gömlekler” yapması bir tesadüf değil...

Olay burnu koku alan ve toplumdaki trendleri iyi saptayan tüccar bir modacının, işbilir bir marifeti...

Faruk Saraç, 4.5 yıllık AKP iktidarında palazlanan “dindar burjuvazinin” farkında ve dini rol modellerin yarattığı toplumda “nazara karşı ayetli gömleklerin” nasıl iş yapacağının bilincinde...

Türkiye’nin AKP sayesinde, yeni toplumsal rol modelinde “dindar burjuvazi”de var artık haşemadan, ayetli gömleğe, tesettürlü modellerden, ipek başörtülere ve tesettür altına giyilecek ayakkabılara kadar her şeyin bir estetiği var...

“Dindar burjuvazi” rol modeli ne kadar gerçekse ve Faruk Saraç ondan nasıl tüccarca istifa ediyorsa, “basitleşen, sabun köpüğünü andıran, havagazı ve traş gibi, dansöz niyetine kıvrık, bolca cıvık, çamur ve pislik saçan rol modellerin” yarattığı yeni aşk modelleri de o kadar gerçektir...

Bu aşklara aşk denmez, olsa olsa “cacık gibi aşklar” tabiri kullanılır...


***

Yaşamlarında aşkı, Catherine Deneuve’den, Alice Mac Graw’dan, Alain Delon’dan ya da Ryan O’Neal’den görenler için acıklı ve kahredici bir durum, ama yapacak da bir şey yok...

Şimdi insanlar “cacık gibi aşklar”, geçmişin “asil aşık” rol modellerinden değil, havada, pislik kokusunun gezdiği rezillerden öğreniyor...

Anlamalı ki herkes pislik diz boyu ve artık aşk da yok!!!

Reha Muhtar
rmuhtar@gazetevatan.com
 


REHA MUHTAR
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>