KÖŞE YAZILARI | REHA MUHTAR

Hamileyken aldatılan kadınlar...

"Bir kadın için en zor şey, hamileyken aldatılmaktır... Bir erkek için en dayanılmaz şey ise askerdeyken ihanete uğramaktır..." Reha Muhtar`ın yeni yazısı...
 
   
 
 
     

Bir kadın için en zor şey, hamileyken aldatılmaktır... Bir erkek için en dayanılmaz şey ise askerdeyken ihanete uğramaktır...

Hüsnü Şenlendirici ya da Tamer Karadağlı, bu olayın ne derece farkındadırlar bilmiyorum, ama kadın intikamlarına hazır olsunlar, mutlaka o intikamı tadacaklar...

Eğer onlara nasip olmazsa, Arzu’nun ya da Nazire Hanım’ın hayatına ilerde girmesi muhtemel erkeklerden çıkacak o kahroluşun acısı...

Hüsnü Şenlendirici veya Tamer Karadağlı, ne yaptıklarının farkındalar mı bilmiyorum ama, kadın kendisini en çok hamileyken çaresiz hisseder...

O erkekleri baştan çıkartan vücudu artık vücut değildir... Seksapelitesi yoktur...

Bırakın seksapeliteyi apelitesi bile yoktur ve kocası hamileyken onunla sevişmek bile istemeyecektir... Bir kadın olarak kendisini sıfırlanmış hisseder...

Rakiplerinin üzerine hınzırca geldiğini farkeder, yapabileceği hiçbir şeyin olmadığından ürker... Ne cilveli bir bakış, ne vücudunun hatlarını kocasına değdirecek bir sarılış, ne erkeğini ne de başka erkekleri tahrik edebilecek bir duruşun çok uzaklarındadır kadın...

Elinden tüm silahları alındığını hisseder...

Hamile kadınlar onun için huysuzlanırlar...

Huysuzlanmanın fiziksel nedeni karındaki bebek gibi görünse de psikolojik nedeni, kocanın ilgisini çekmektir...

Onun bebeğini taşıdığını hissetirip bu çaresiz durumunda, uçmasını kaçmasını engellemektir... Kadın çaresizdir, çünkü erkek uçar ya da kaçarsa, onun da uçabileceği ya da kaçabileceği hiçbir yer yoktur...

Bir başka erkeğin bebeğini karnında taşıyan bir kadına hangi normal erkek bir kadın gibi yaklaşacaktır...

Sapık ya da arıza değilse eğer...



***

Çaresiz günlerde, erkeğin saatlik, günlük ya da gecelik çapkınlıklarına korkunç tahammülsüz olan kadın, evliliğini tehdit edecek bir başka kadının varlığını duyduğunda ise çıldırır...

Çıldırması esasen erkeğine değil, rakibesinedir...

Erkeğine çok fazla çıldırmaz, çünkü ona zaten güvenmez...

Rakibesine çıldırır, çünkü onun çaresizliğini bilen rakibesidir...

O rakibeyi hain olarak görür...

Gaddar olarak bilir...

Acımasız olduğuna hüküm verir...

İntikam için bilenir...

Kadın en çok hamileyken kendini çaresiz görür...

İlk kez kadınlığını kullanamayacağını bilir...

Kadın hamileyken esasen vücudundan utanır... Ayna karşısındaki şekilsizliğine hayıflanır...

Giyemediği kıyafetlere fitil olur...

Çevredeki kadınların hoppalıklarına ifrit olur...

Bir kadını çaresiz, psikonörotik travmaların göbeğinde bir başka kadınla evden ayrılacak şekilde aldatmak müebbetlik bir günahtır...

Hüsnü Bey’le Tamer Beyler yaptıklarının ne derece farkındalar bilinmez, ama bu oyun burada bitmez...


***

Kadının hamilelikte yaşadığı aldatılmanın travmasını, erkek askerdeyken yaşar...

Askerdeyken aldatılma erkeğe çok koyar...

O da hamile kadın gibi, çaresizdir...

Onun da cevabını verme, kendine bir yön bulabilme ihtimali yoktur...

Birazdan içtima başlayacaktır, sonra sırada mutfak nöbeti vardır...

Çaresizlik sonsuzdur...

Kızgınlık, öfke ve intikam hissi korkunçtur... Fatih Aksoy, sanatçısı Pınar Hanım’ın bu eylemini ne kadar “devrimci” ilan ederse etsin, bu devrimin karşı devrimi çok şiddetli gelecektir...

Devrim midir, karşı devrimdir, başka bir şey midir bilinmez kadın ve erkek çaresizliklerindeki aldatılma affedilmez...

Bu acı ve öfke hiç bitmez...

Bunu yaşayan erkekler ve kadınlar hayatlarının en büyük arızasını alırlar...

Arıza gülümserken geçmez...

O aldatılmanın acısı hiçbir gün nihayete ermez...

Bir gönül yarasıdır o, gün gelir ölsen de senden gitmez!

Reha Muhtar
rmuhtar@gazetevatan.com


 


REHA MUHTAR
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU

REKLAM
reklam@cosmoturk.com

İLETİŞİM
cosmoeditor@cosmoturk.com

TEL: (0212) 280 07 00
FAX: (0212) 244 13 32

-->
>