Bu başlığı okuyan kimileriniz şaşırabilir, 'haute couture' ilişkide ne demek diyebilirsiniz...
Ancak birçok ilişki karşılıklı olarak yanlış beklentiler nedeniyle erozyona uğrayabiliyor. Anne, babalar çocuklarıyla ilgili, eşler birbirleriyle ilgili, arkadaşlar dostluklarıyla ilgili, kısaca herkes birbiriyle ilgili çeşitli beklentilere girebiliyorlar. Ne varki, bu beklentiler karşı taraftan kabul görür mü, ya da bir şekilde karşılık bulur mu diye, çok az kişi düşünüyor... İşte bu nedenle bu yazının başlığı 'haute couture ilişkiler' olsun istedim. Zira haute couture giyim bilindiği gibi kişiye özel dikim demek. Bir anlamda da hazır olmayan size ve vücudunuza özel bir emek. Bu sayede de sizin vücudunuza özel dikilen kıyafetler elbette sizin çok daha iyi gözükmenizi sağlıyor. İlişkileri de 'haute couture' yani kişiye özel yaşarsak ve beklentilerimizi o şekilde yönlendirirsek sizce daha sağlıklı ilişkiler içerisinde olmaz mıyız? Tek düzelikten çıkmaz mıyız? İlişkilerdeki defolar daha aza inmez mi?
Öteden beri çok sevdiğim bir tabir vardır ki, yazının tam da bu bölümünde anlatmak istediğimi çok iyi anlatacak diye düşünüyorum. O da 'nevi şahsına münhasır' tabiri. Dünyada başarılı olmuş, adını geniş kitlelere başarılarıyla ulaştırmış kişiler 'nevi şahsına münhasır' özelliklerini özgürce haykıran kişilerdir. Onun için de çok özeldirler...
Tanrı'nın herkesi çok farklı hediyelerle yarattığını düşünüyorum. Bu nedenle de herkesin özel olduğunu düşünüyorum. Sokaktaki bir dilencinin de, tanınmış bir avukat ya da mimarın da 'insan olma' özellikleri açısından eşit olduğunu görüşündeyim. Önemli olan herkesin kendindeki özelliklerin ve farklı yanların farkına vararak onu özgürce haykırmayı bilmesi...
Bize ait özel yanları keşfetmemiz ve o farkındalıkla yaşayabilmek için, kimi zaman karşımıza fiziksel anlamda çok acı çekeceğimiz ya da ruhsal anlamda zorlanacağımızı sandığımız birçok olay çıkar. Aslında bu olaylar sayesinde yapabileceğimiz ya da yapamayacaklarımızın farkına varırız. Ne kadar çok acı çekersek farkındalığımız o kadar fazla artar. Bende yaşamda çok büyük tarif edilemez acılar çektim. Onun içinde farkındalığı çok yüksek olması gereken bir meslek yapıyorum.
Bir anlamda da kendimizi keşfetmeye yönelik bir yolculuktur bu acılar bizim için. Bu kimi zaman bir hastalık, kimi zaman parasızlık, kimi zaman bir trafik kazası, kimi zaman ise bir ölüm ayrılığındam kaynaklanan bir acıdır. Sıraladığım tüm bu olasılıklar yaşamda her an karşımıza çıkabilecek durumlardır. Önemli olan bu durumlarla karşılaşmamız değil, bu durumlar karşısında verdiğimiz tepkiler ve bu durumların bizi büyütmesine izin vermektir. Kendimizi keşfetmeye dönük her yolculuk büyümemiz için bir fırsattır. Bu fırsatları iyi değerlendirmeli ve yaşamda onları ıskalamadan farketmeyi öğrenmeliyiz.
Yeni biriyle tanışmakta bu anlamda yaşam adına insana çok önemli mesajlar verir. Her ilişkiyi kendi gerektirdiği dinamik ve özellik içerisinde yaşamak, sıradanlaştırmamak 'haute couture' bir anlayışla yani o ilişkinin dinamiğine özel yaşamak ve yaşatmak gerekiyor. Durmadan, durdurmadan özgürce ve tabii ki tüm sahiciliği ve samimiyetiyle...
Ben gerek özel yaşamımda gerekse profesyonel yaşamımda her ilişkiyi 'haute couture' bir anlayışla yaşıyorum. Hiç kimseyle olan ilişkim onun içn bir başkasına benzemez benim için. Her birindeki tad ve enerji bir başkadır benim için. Belki de bu sayede yaşama dair hiçbir olay ya da kişi yabancı gelmez bana. Çünkü her yeni başlangıçta hiç kimseyi yargılamadan karşımdakini tanımaya ve kendimi tanıtmaya adeta hazırımdır. Bunun için ise tek yaptığım tüm samimiyetimle kendimi ortaya koymaktır. Eleştirilme ya da dışlanma kaygısını taşımadan. Eğer ortaya koyduklarım karşı tarafın enerjisiyle birleşmiyorsa onunla olan paylaşımım o kadardır diyerek o iletişimin bana anlatmaya çalıştığını anlamaya çalışırım.
Bu yazıda sizlere anlatmaya çalıştığım ise yaşamdaki her ilişkiyi ve insanı farklı misyonlarla yaşamımıza aldığımız gerçeği...Kimbilir belki bu yazının satır aralarında gizli olan misyon ise herbirinizin şahsına ait farkındalığı artırmak. Yaşamda herşeyin bir anlamı olduğu gibi bu yazının da bir anlamı var. Herkese göre farklılık gösteren bir anlam. Bakalım sizin için olan anlamı ne?...
Birkez daha sizlerle paylaştıklarımı okuduğunuz için gözlerinize sağlık.
Hoşça kalın. Bu arada unutmayın her hoşçakal bir merhabadır aslında.
Çagatay C. Öztürk
Psikoterapist
ÇAĞATAY ÖZTÜRK
YAZARA E-POSTA GÖNDER
DİĞER ADRESLER 
